19.12.10, 02:41 | #1 |
Konya Çöküntüsünün Yapısal Özelliği ve Depremselliği
Konya Çöküntüsünün Yapısal Özelliği ve Depremselliği Konya Çöküntüsünün (grabeni) Yapısal Özelliği Ve Depremselliği Orta Anadolu'nun en genç yapılarından olan kuzey-güney gidişli Konya ovası, batıda Konya Fay Zonu, kuzeyde Karaömerler fayı ve doğuda Divanlar ve Göçü fayı ile sınırlanmış ve Türkiye'nin Genç-tektonik dönemi içinde gelişmiş bir çöküntü havzasıdır. Konya çöküntüsünü sınırlayan söz konusu faylar az doğrultu atıma sahip normal fay özelliğindedir. Kuvaterneryaşlı kayaçları kesen bu faylar büyük bir olasılıkla aktif veya potansiyel açıdan aktif faylardır. Konya fay zonu jeolojik olarakyakın geçmişte 6-6.5 büyüklüğüne erişen depremler türettiği gibi, gelecekte de bu büyüklükte deprem oluşturabilecek özelliktedir. Karıya ovası, uzun ekseni <kuzey-güney gidişli ve yaklaşık elips geometrili bir grabendir Havzanın kuzey-güney doğrultusundaki uzunluğu ortalama 70 km, doğu-batı yönündeki genişliği ise 40 km civarındadır. Ortalama 1000 m kotuna sahip havzanın batı kesiminde yüksekliği 2050 mye varan Bozdağlar, kuzeyinde havzayı, Sarayönü ve Cihanbeyli havzalarından ayıran 1500 m kotuna varabilen yükseltiler, doğusunda 1500 m kotuna varan Hodulbaba dağı yükseltisi, güneyinde ise Ereğli havzasıyeralmaktadır. Havzanın batı kesiminde Paleozoyik-Mesozoyikyaşlı ****morfitler, Mesozoyik yaşlı okyanusal kayaçlar ve Miyo-Pliyosen yaşlı kayaçlar yüzeylerken, kuzey ve doğusunda egemen olarak Mesozoyikyaşlı ****karbonatlar yüzeylemektedir. Havza içinde ise, Mesozoyikyaşlı temel kayaçları üzerinde kalınlığı 500 myi geçen, altta Miyo-Pliyosenyaşlı karasal-gölsel, üstte ise Kuvaterner yaşlı karasal çökeller bulunmaktadır. Konya havzasının bu geometrisini bölgenin Neo-tektonik dönemi içinde oluşmuş blok faylanmalar şekillendirmiştir. Bu faylardan Konya fay zonu (Eren 2000, 2001, 2003a ve 2003b) havzanın batı, Karaömerler Fayı kuzey (Eren 1996, 2000, 2003a), Divanlar (Ulu ve diğ., 1994) ve Göçü fayı (Eren, 2000, 2003 a) ise doğu kenarını sınırlamaktadır. Konya Çöküntüsünün Yapısı Ve Genç FaylarıKonya'nın yakın batısından geçen kuzey-güney gidişli Konya fay zonu (KOFZ), Konya yakın çevresinde toplam olarak 50 km uzunluğuna erişmekte, ve kademeli şekilde sıralanmış faylardan oluşmaktadır. Zonun genişliği 4 knVye kadar varabilmektedir. KOFZ egemen olarak doğuya eğimli normal bir fay olup, az da olsa sağ yönlü yanal atıma sahiptir. Fay zonuyla havzanın batı kenarı merdiven basamakları şeklinde aşağı doğru çökmüştür. KOFZ batısında bulunan doğu-batı doğrultulu ve içinde Miyo-Pliyosen yaşlı karasal kayaçlar ile mutlak yaşı l 1-3 milyon yıl arasında değişen volkanik kayaçların bulunduğu Kızılören grabenini kesintiye uğratmaktadır. Miyo-Pliyosen yaşlı kayaçların oluşturduğu teraslar, yörede 1050-1 100 mye varan düşey yükselme/alçalmaların olduğunu göstermektedir. KOFZ, yaklaşık doğu-batıyönelimli transfer veyayanal alımlı faylarla kesilmektedir.Konya ovasının kuzeyini sınırlayan, doğu-batı doğrultulu ve güneye eğimli normal fay karakterindeki Karaömerler fayı yaklaşık 40 km uzunluğundadır. Karaömerler fayı da Kuvaterner yaşlı ova çökellerini kesmekte ve kuzeybatı-güneydoğu / kuzeydoğu-güneybatı gidişli faylarla kesilmektedir. Konya ovasını doğudan sınırlayan Divanlar fayı, kuzey-güney doğrultulu olup, batıya eğimli normal bir fay karakterindedir. Uzunluğu 20 km civarındadır ve doğu-batı gidişli faylarla ötelenmektedir. Ovanın doğu kesimindeyer alan Göçü fayı ise kuzeybatı-güneydoğu doğrultulu ve olasılıkla güneye eğimli bir normal faydır. Fayın görünürdeki uzunluğu 25 km'dir. Havza kenarlarında, bu faylanmalara bağlı olarak, yaygın bir şekilde askıda kalmış alüviyalyelpazeler izlenmektedir. Faylanmaylayükselen buyelpazelerin eteklerinde daha genç ve daha küçük boyutta alüviyalyelpaze ve konileri oluşmuştur.Kenar faylarının dışında, ova içinde daha küçük ölçekli graben/horst yapıları oluşturan Yazır, Çiftlikbaşı ve Sarıcalar fayı gibi kuzey-güney doğrultulu faylar da bulunur (Eren, 2000, 2001, 2003a ve 2003b). Bu faylardan Yazır fayı, havzanın Kuvaterner dönemi içindeki gelişimine ışık tutacak niteliktedir. Yazır fayı (YAF), Konya havzasını batıdan sınırlamış Konya fay zonunun doğusunda yer alan ve toplam uzunluğu l O km ye varabilen kademeli olarak sıralanmış ve farklı uzunluklardaki bölümlerden oluşmuş bir faydır (Eren, 2001, 2003a ve 2003b). KKD-GGB gidişli Yazır fayı (YAF), yörede yüzeyleyen Miyosen-Pliyosen yaşlı gölsel kireçtaşları ile Kuvaterner yaşlı karasal kırıntılılardan yapılı ova çökellerini kesmektedir. Konya merkeze bağlı Parsana ve Yazır mahalleleri arasındaki taş ocağı yarmalarında, YAF gölsel kireçtaşları ile karasal havza çökellerini yan yana getirmiş ve bu faylanma ile gölsel kireçtaşları göreli olarak yükselirken, Kuvaterner yaşlı havzaya ait en genç karasal çökeller çevresinin basitleştirilmiş jeoloji ve genç fay haritası ve 2B). YAF 3 km doğusundaki Çiftlikbaşı fayı ile, Konya havzası içinde üçgen geometrili küçük bir grabenyapısı oluşturmuştur. Parsana ile Yazır mahalleri arasında YAF yaklaşık düşeye yakın eğimli ve KKD-GGB yönelimlidir. Kayma çizikleri fayın çok az sağ yönlü doğrultu atıma sahip, düşeye yakın doğuya eğimli bir normal fay karakterinde olduğunu belgeler. Yüzey verilerine göre YAF en az 25-30 m'lik bir düşey atıma sahiptir. YAF'nın hareketlerine bağlı olarak biri faya paralel, diğeri ise faya dik olarakyönlenmiş iki takım genişleme kökenliyapılar (ekstensiyonelyarıklar) oluşmuştur.Yaklaşık düşey konumlu yarıkların içi üstteki alüviyal çökeller tarafından doldurulmuştur. Düşey kesitlerinde aşağıya doğru kapanan üçgen geometrili yarıkların genişlikleri 15 cm 2 m arasında değişmekte, boyları ise 10 metreyi aşmaktadır . Taş ocaklarında gerçekleştirilen gözlemler, bu genişleme kökenli yapıların, fayın Kuvaterner esnasında en az üç farklı evredeki hareketlerine bağlı olarak yüzey kırıkları şeklinde geliştiğini belgelemektedir. Bu veriler Konya fay zonun görünürde en doğusunda yer alan Yazır fayının geçmişte 6.5 büyüklüğüne varan depremler oluşturduğunu kanıtlamaktadır (Eren, 2003a). Roberts'a (1982) göre Konya ovası içinde Kuvaterner döneminde iklimsel değişimlere bağlı olarak üç farklı evrede teraslar gelişmiştir. Yazır fayının oluşturduğu terasın da içinde yer aldığı teras, Roberts (1982) tarafından ana teras (2. teras) olarak adlandırılmış ve ortalama olarak 20 OOOyıl önce oluştuğu belirtilmiştir. Bu da Yazır fayının 20 OOOyıl veya daha genç zamanlarda deprem oluşturarak hareket ettiğini göstermektedir. Sonuç ve ÖnerilerKonya grabeni ve çevresindeyapılan jeolojik incelemeler, Konya havzası ve çevresinde kuzey-güney, doğu-batı, kuzeybatı-güneydoğu ve kuzeydoğu-güneybatı gidişli dört farklı fay sisteminin bulunduğunu ortaya koymaktadır. Bu faylar çoğunlukla az da olsa verev atıma sahip normal faylardır ve havza içindeki Kuvaterneryaşlı kayaçları kesmektedir. Veriler, Konya fay zonunun jeolojik olarak yakın geçmişte yüzey kırığı oluşturarak hareket ettiğini belgelemektedir. Ayrıca, havza içinde seyrekte olsa sismik etkinliğin bulunması, fayların aktif veya potansiyel açıdan aktif olduğunu ve sismik açıdan Konya il merkezine olasılı tehdit oluşturduğunu ortaya koymaktadır. Konya çöküntüsü içinde bilinen tarihsel dönem (son SOOyıldan günümüze) içinde herhangi bir depremin görülmemesi, Konya Fay zonunun deprem oluşturma aralığının yüzlerce belki de binlerce yıl olduğunu göstermektedir. Yazır fayı ve Konya fay zonunun diğer bölümlerinde yapılacakyaşlandırma çalışmaları Konya fay zonunun deprem oluşturma aralığını ortaya koyacaktır. Bunlarla beraber, yörenin yukarıda belirtilen tektonik özellikleri, Konya il merkezinin bundan sonraki yapılanmasında, oluşma ihtimali az da olsa 6-6.5 büyüklüğündeki bir depremin göz önünde bulundurulması gerekliliğini ortaya koymaktadır. Değinilen BelgelerEren, Y., 1996, Konya ovası kuzeyinde Bozdağların jeolojisi, SÜAF Proje No:92-019, Konya, (yayınlanmamış)Eren, Y., 2000, Konya bölgesinin depremselöik özellikleri, N.Ü. Aksaray Mühendislik Fakültesi, Haymana-Tuzgölü-Ulukışla basenleri uygulamalı çalı§ma (VVorkshop), Bildiri özleri, s. 9.Eren, Y, 2001. Konya ve çevresinin Neo-tektonik özellikleri ve depremselliği. Yerbilimleri Açısından Konya Sempozyumu, Selçuk Üniversitesi, Konya; Bildiriler, s. 17-19.Eren, Y., 2003a, Kon_ya Bölgesinin Depremselliği, Türkiye Petrol jeologları Derneği, Haymana-Tuzgölü-UIukışla basenleri uygulamalı çalışma (VVorkshop), Özel sayı: S, s. 85-98Eren, Y, 2003b, Yazır fayının (Konya) neo-tektonik Özellikleri, Mühendislik Bilimleri Dergisi, .Pamukkale Üniversitesi Cilt 9, sayı:2, s. 237-244Roberts. N., 1982, Age paleoenvironmentsand climatic significance of Late Pleistocene Konya Lake, Turkey, (Juaternary Research, 19, 154-171.Ulu, Ü., Öcal, H., Bulduk, A.K.. Karakaş, M., Arbas, A., Saçlı, L., Taşkıran, M.A., Ekmekçi, E., Adır, M., Sözeri, Ş., ve Karabıyıkoğlu. M., 1994, Güneybatı İç Anadolu'nun stratigrafisi ve yapısal evrimi, Türkiye jeoloji Kurultayı Bülteni, 9, 171 -182. ww.uydulife.tv
__________________
|
|
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|