13.04.09, 02:35 | #11 |
Hakkari ili coğrafi bilgileri
Yörenin %87,6 sı dağlık %10,3 ü platoluk %2,1 ovalıktır. Hakkari Muhteşem dağları ve vadileriyle ünlüdür. Ünlü amerikan filmlerinin çekildiği dağ ve vadi manzaralarının aynısını Hakkari'ye gelirken yol boyunca görebilirsiniz. Üstte ünlü Sat-Cilo dağlarından bir bölüm görülmektedir. Güneydogu Anadolu Bölgesinde , Hakkari bölümünde dag kütlesi . Günümüzde Türkiye ' de buzullarin en çok gelistigi bölge olan (Türkiye'nin en uzun buzulu Uludoruk buzulunun uzunlugu 4 km dir.)Buzul Dagi (Eski Cilo Daglari) , Türkiye'nin ikinci yüksek dorugu olan Uludoruk 'u (4.136) tasir.Yaklasik 30 km boyunca uzanir.Güneydogu Toroslar'in Türkiye sinirlari içindeki en dogu uzantisi olan Hakkari daglarina baglidir. Cilo dağı Diğer İsimleri Buzul Dağı Yükselti (metre) 4,136 İklim Dağ (ılıman) En iyi tırmanma ayları Yaz:Haziran-Eylül arası Kış:Şubat-Mart Volkanik Durumu Yok 1971'den Beri Haber Alınamayan Leoparlar 2005 yılında ortaya çıktı Hakkari dağlarında Leopar yaşadığını duymuş muydunuz? Evet duyun. Hakkari dağlarında sayıları 10 civarında olan leopar bulunduğu ve bunları 1971'den beri gören olmadığı bildiriliyor. Son rapor edilen tarih ise 1966. Ben nerden mi biliyorum? Yabancı bir siteden. İngilizce metni ise şu: Akin says that he has an official letter stating that leopard still exist in Dilek (Priene) National Park, southwest of the town of Aydin in western Turkey, in the area of the Dilek Peninsula mentioned in CAT NEWS 10 (Jan. 1989). But he challenges the report that 8-10 leopards exist in the Hakkari mountains in eastern Turkey. He says that have been no reports of tigers or leopards in the area since 1971, when a tiger Panthera tigris virgata as shot. The last records of leopard were in 1966 in Semdinli and the Ozalp region. ww.uydulife.tv
|
|
13.04.09, 02:36 | #12 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Ve Ocak 2005
Hakkari'nin Cilo-Sat Dağları'nda uzun yıllardır görünmeyen leoparın bu yıl köylüler tarafından Ağaşdibi köyü yakınlarında göründüğü bildirildi. Bir zamanlar 4 bin 166 metre yükseklikteki Cilo-Sat Dağları'nda yaşadığı bilinen ve sayıları 10'a yakın olan leoparın 34 yıldır görülmediği belirtildi. Yörede "Plınk" ismi ile bilinen leoparların bu yıl sonbahar aylarında Cilo Dağları'nın uzantısı olan Ağaçdibi köyü dağlarında göründüğü iddia edildi. Ahmet Adıyaman isimli vatandaş, "Sonbahar aylarında dağlara çıkarken mahalli ismi "Plınk" olan leoparı uzaktan gördüm. Ancak bana saldıracağı düşüncesiyle yanına yaklaşamadım. Değişik tarihlerde izini takip ettiğim de yaban hayvanlara tuzak kurduğunu anladım. Sürekli aynı noktada avlanan leoparın kaldığı yerde dağ keçisi ve tavşan kalıntıları bolca bulunmaktadır. Köyümüzde ava çıkanlar tarafından da leopar görülmüştür" dedi. Yabani Hayatı Koruma Derneği Hakkari Şubesi üyesi Halil Kurşun, Ağaşdibi köyü dağlarında olduğu belirtilen leoparı görüntülemek için çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Kurşun, "Uzun yıllardır görünmeyen leopar nihayet ortaya çıktı. Görüntülemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Köylülerin söylediği noktaya daha önce gittik. Ancak yer değiştirdiği için görüntü alamadık. Ancak mutlaka bulacağız" dedi. Halil Kurşun, Çevre ve Orman Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürlüğü Av ve Yaban Hayatı Koruma Daire Başkanlığı'nın resmi yazısı üzerine Hakkari yöresinde bulunduğu varsayılan ve bilimsel adı (Panther Tigris) olan dağ kaplanı araştırmak için de çalışmalara başladıklarını söyledi. HAKKARİ ILI MADEN VE ENERJI KAYNAKLARI KROM ( Cr ) İl genelinde: iki adet zuhur, bir adette terk edilmiş ocak vardır. Tenor : % 10-20 Cr2O3 (Ocakta) % 33-48 Cr2O3 (zuhurda) Rezerv: 5 830 ton görünür+muhtemel KÜKÜRT ( S ) Singusir (Yumrukkaya) Yatağı: Tenori :- Rezerv : 10 cm kalınlığında sublume kükürt olup 0.8-1.70 metrelik zon içinde dağılmaktadır. 1967 yılında 3 adet sondaj yapılmıştır. TITANYUM ( Ti ) Çukurca-Taşbaşı Yatağı: Tenor : % 5 TiO2 Rezerv: 1 620 ton muhtemel, 5 112 ton mümkün TURBA ( Turb ) Yüksekova Yatağı: Kalite: Havada kuru AID değeri= 2923 Kcal/ kg dır. Rezerv: 74 507 800 ton görünür ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:38 | #13 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Hakkari Dağları
Üçüncü zaman yereyleri Alp-Himalayalar'ın ülkemizdeki bağlantı kuşağı durumundaki Torosların en heybetli bölümünü oluşturur Dış doğu Toroslar Bitlis sınırından sonra Hakkari dağları ismini alır. İran sınırına kadar devam eder. Dağlar Doğu-Batı doğrultulu uzanır. Ancak bu uzantılar, Kuzey-Güney doğrultulu derin vadilerle parçalanır.Ulaşım Bu Akarsu yatakları durumundaki vadi yamaçlarında, yer yer ise dağların zirvelerindeki geçişlerden Sağlanır. Yükseltinin 1500 ile 2000 metre arasında yoğunluk kazandığı bu bölümde 30 'un üzerinde doruk 3000 metreyi aşar. Bunların en önemlilerinin ilçelere göre dağılımı aşağıdaki gibidir. Bilim adamları, Hakkari ilimizin, henüz keşfedilmemiş bir bölge olduğunu söylerler. Son yıllarda, Hakkari bölgesindeki Sat dağları ile Yüksekova vadisinde yapılan bilimsel araştırmalar, çok ilginç sonuçlar vermiş, bu bölgedeki mağaralar ve mağara girişlerinde ilk çağlara ait kaya resimlerine rastlanmıştır. Resimler, daha çok bu bölgede sık sık görülen dağ keçilerini temsil ediyordu. Tarih öncesi insanlarının sert taslarla kayalara oyduğu bu resimler, av hayvanlarının kolayca yakalanabilmesi için yapılmıştı. Mağara devri insaninin inancına göre, resmi yapılan hayvan, kurulan tuzağa kolayca düşüyor ve avlanıyordu. Ayrıca, burada yetişen dağ keçilerinin midelerinde sert bir tas meydana geliyordu. Söylentilere göre bu tas, çeşitli hastalıklara, özellikle zehirlenmelere karşı ilaç olarak kullanılıyordu. Bugün de, bu inanç Hakkari bölgesinde yaşamaktadır. Hakkari, Anadolu'nun vahşi görünümler içinde gerçekten görülmeğe değer doğa güzellikleriyle bezeli dağlık bir bölgesidir. Bu dağ silsileleri içinde Cilo dağları, en yüksek doruğu olan Reşko Tepesiyle 4710 metreye ulaşır. Cilo dağlarını görüp de insanin ürpermemesi, bu ürperti içinde anılarıyla birlikte kendini yitirmemesi mümkün değil. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:40 | #14 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:40 | #15 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Şair Ali Rıdvan Bülbül, "Cilo dağlarına dilekçemdir" baslıklı uzun şiirinde söyle seslenir:
Yitik anılar içinde Ben kendimi yitirdim. Bu dağlar Cilo dağları Alin size kalbimi getirdim, Benim paramparça kalbimi. Yüksek mi yüksek Cilo dağları Dumanlı efkârlı dağlar. Ben yakın çağın Keremiyim Düşmüşüm elinize bir kez Sizcileyin yeşilim, maviyim Rüzgârınız ne rüzgâr, bir haber vermez Ben Aslı 'mı yitirdim... Sairin de söylediği gibi Aşik Kerem, yavuklusu Aslı 'yi diyar diyar ararken bir gün onu Çölemerik'te bulmuş, Kerem 'in Çölemeriğe geldiğini işiten Aslı 'nın babası kesiş, kızını buradan da kaçırarak Cilo dağlarında kaybolmus, Kerem yıllarca, Aslı 'sını bu dağlarda aramış, durmuş. Cilo ve Sat dağlarında 25 kadar buzul olduğunu söylerler. Dar vadilerde, çoğu zaman masmavi göller bu vahşî güzelliğe renk verir. Dağ keçileri, geyikler, hele hikayeleri dillerden düşmeyen ayılar, yabani koyunlar, çeşitli türlerde kuşlar bu dağların ezeli sakinleridir. Zap suyu, yeşil, buzlu sularıyla vadileri sık sık Zoma'lar görülür. Zoma, keçi kılı ve yünden örülen su geçmez çadır örtüsüdür. Yazın sıcağında, şehirlerden vadilere dökülen halk, küme küme zomalarını kurar, sürülerini otlatırlar. İLÇE DAĞIN ADI YÜKSEKLİĞİ Yüksekova Cilo(Reşko) 4168 Mordağ 3810 Koran 3396 Dramar 3302 Satdağı 3300 Dezeli 3250 Vadinasur 3250 Serrazi 3112 Kelimeri 3084 Şemdinli Sandil 3818 Geveruki 3680 Medlize 3554 Karadağ 3219 Eledir 3200 Ermira 3000 Çukurca Gönherç 3335 Samur 3245 Sergeli 3000 DOĞAL YAPI Hakkâri İli, Doğu Anadolu Bölgesi'nin güneydoğu ucunda 42 10've 44 50' doğu boylamları ile 36 57 ve 37 48' kuzey enlemleri arasında yer alan bir sınır ilidir . İl merkezinin denizden yüksekliği 1.720 m' dır. 9.521 km2'lik il alanı , güneyden Irak, doğudan İran toprakları ; kuzeyden Van'ın Başkale, Gürpınar ve Çatak, batıdan Siirt'in Pervari ve Şirnak, güneybatıdan Mardin'in Silopi ilçeleriyle çevrilidir . İl topraklarını, doğudan İran sınır dağları; kuzeyden Başkale ovaları , Karadağ, Nordüz Platosu, Terma Dağı; batısında ise Tanin dağları gibi doğal sınırlar kuşatır. İlin güneyindeki doğal sınırı eski Arabistan kütlesinin kuzeye doğru sokulan oldukça dalgalı uçları oluşturur. Yeryüzü şekillerinin yaklaşık %88'ini dağların oluşturduğu Hakkâri illinde toprakların %86'sı tarıma elverişlidir .Bununla birlikte ekili - dikili alanın il alanı içindeki payı ancak %1.4'tür . Türkiye topraklarının %1.2'sini kaplayan ve 1980'de 155 000 kişinin yaşadığı ilde km2'ye 16 kişi düşmekteydi . Bu önemsiz nüfus varlığıyla ülke nüfusu içinde binde 3.5 gibi bir paya sahip olan Hakkâri Türkiye illeri arasında sondan bir önceki sırada bulunuyordu ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:41 | #16 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ
Van Gölü'nün güneydoğusuna düşen ve doğuda İran, Irak sınırına dek uzanan Hakkâri il alanı , Türkiye'nin en sarp ve dağlık yörelerinden biridir . 1941'de yapılan Birinci Coğrafya Kongresi'nde , "Hakkâri Bölgesi" olarak adlandırılan Doğu Anadolu'nun güneyindeki bu yöre Asya ve Avrupa dağlarının birbirine yaklaşması ve sıkışmasıyla yükselmiştir. Yüksek plato ve dağlar, genellikle kuzeyden güneye ve doğudan batıya uzanan havzalarla parçalanmış olmakla birlikte, vadilerin çok der , dik ve genç olması nedeniyle, ovalık alanlar son derece sınırlıdır. DAĞLAR Doğu Toroslar'ın İç-Doğu Toroslar ve Orta-Doğı Toroslar'dan en güneydeki üçüncü sırası olan Dış-Doğu Toroslar, batıdaki Amanus Sağları ve Misis Tepelikleri'yle başlayarak, Malatya'nın güneyindeki Ergani ve Bitlis'in çevresinde sıra dağlar sürer. Dış-Doğu Toroslar, buradan İran sınırına dek Hakkâri Dağları'nı oluşturdu . Hakkâri dağları genellikle batı-doğu yönünde uzanır ve Orta İran Çöküntü Alanı'nı güneyden çevreler . Hakkâri Dağlarının il alanı içinde kalan kesimleri Habur, Zap, Avarobaşin vadileri ve Yüksekova Çöküntü Havası ile parçalanmıştır. Botan, Habur ve Zap sularının su bölümü çizgisi boyunca , batı-doğu yönünde uzanan dağlar, çok yüksek bir kabartı oluşturur . Bu sıradağ doğuya doğru gidildikçe genişler. Deniz düzeyinden yüksek bir temel üzerinde yükselen dağların kimi kolları, kuzeye ve güneye uzanır. Sıradağın Botan Havzası'na bakan bölümleri, il sınırları dışında kalmaktadır ve akarsuların oluşturduğu derin vadilerle parçalanmıştır. Bu çok yüksek yaylalarda, kışlar uzun ve sert geçtiğinden, yerleşik yaşam yok denecek denli azdır. Sıradağın il alanı içinde kalan güney kesimleri ise , çok deha yüksektir. Dağların çoğunluğu 3.000m geçer. Habur ve Zap suları ile kolları, bol yağış alan bu yüksek dağlardan beslenmektedir. Sulara karşı direnci az olan şistler ve eosen kalkerleri içinde, eşine Türkiye'nin hiçbir yerinde rastlanmayan derinlikte ve sarplıkta, vadiler oyulmuştur. Derin, bazen bir duvar gibi dik ve sarp yamaçlı vadilerin arasında kalan dağ kolları, ilin Zap Suyu'nun batısında kalan kesimini, kuzey-güney yönünde bölümlere ayırır. Bu dağ gruplarının en önemlileri, Habur Suyu ve Siirt il sınırı arasındaki 3.725m yükseltili Karadağ (Terma Dağı ),3.019m yükseltili İncebel Dağı, 3.752m yükseltili Karadağ, 3.264m yükseltili Türemiş Dağı, 3.253m yükseltili Altın Dağları ve 3.000m üzerindeki Konaklı Dağı'dır. Bu dağların üzerinde , yaşam olanakları son derece kısıtlıdır . Dağların yamaçlarında yer alan platolar fazla engebeli olmamakla birlikte, yükselti nedeniyle yerleşik yaşam çok sınırlı olmaktadır. Vadiler dar ve derin olduğundan, tarım alanlarının genişliği, genellikle birkaç dönümü geçmemektedir. Hakkâri Dağları'nın bu kesiminde iklim, yükseltiye bağlı olarak büyük değişimler göstermektedir. Yüksek bölümlerde kış hazirana denk sürerken, yamaçlarda iklim yumuşak, yazlar serin geçer, Vadi oluklarında, özelikle güneyde Irak sınırına yakın yerlerde sıcak iklim özellikle görünmeye başlar. Yükselti ve iklim çeşitliğine bağlı olarak, çok çeşitli, kültür bitkileri yetiştirme olanağı doğar. Güney deki vadi tabanlarında çeltik yetiştirilirken , daha kuzeyde mısır , buğday ,arpa ekilebilmektedir. Doğal örtü, vadi tabanından dağları doruklarına iklim ve yükseltiye bağlı olarak, bağlı olarak, birbirinden kesin çizgilerle ayrılır. Vadi tabanları, sınırlı tarım alanları dışında , genellikle ceviz ve dut ağaçlarıyla örtülüdür . Vadi yamaçlarında başlayarak yaklaşık, 2.000m yükseltiye dek yer, yer meşenin egemen olduğu ormanlar vardır. 2.000m yükseltiye kuşağından sonra, bodur ağaçlar ve otsu bitkilerle kaplı bir kuşak gelir. Bunu karla örtülü kuşak izler. Hakkâri il topraklarını ortadan bölen Zap Suyu Vadisi'nin doğusunda, Hakkâri Toroslarının ana kütlesi olan kuzeydoğu ve güneydoğu yönünde açılarak İran ve Irak sınırlarına dek uzanır. Yörenin en yüksek tepesi, ülkenin de en yüksek dağlarından olan Cilo (buzul)Dağı'nda dır. Hakkâri il merkezi doğusunda, Zap Suyundan sonra, Sümbül(3.467 m ) ve Mere (3.200 m) Dağları ile birden bire yükselen Cilo kütlesinin temelini, kalkerli ve volkanik kayalar oluşturur. Batı-doğu yönünde uzanan bir kıvrım dağı olan bu kütle, doğuya gidildikçe yükselmektedir .Ana kütle, 3.000 m yüksekliğinde bir kabartı durumundadır. Sırtın sağında ve solunda genellikle çıplak, dik ve sarp çok sayıda doruk yükselir. Bunlar sırasıyla 3.500m yükseltili Kisara Dağı, 4.060m yükseltili Suppa Durek Dağı,3.700m yükseltili Köşedireği Dağı ve bütün Cilo kütlesinin en yüksek noktası olan 4.135m yükseltili Reşko(Gelyaşin ya da Uludoruk ) tepesidir, 3.850m yükseltili Maunseli Sivrisi ve 3.650m yükseltili Gelyano tepesi asıl kütleden ayrılarak kuzey yönünden uzanan bir kol üzerindedir. Zap suyunun doğusunda Sümbül dağı ile başlayıp Gevar ovasının Güneyi boyunca İran sınırına dek uzanan bu yüksek sıra dağla, güneydeki Irak sınırı arasında kalan alan Şemdinli yöresinin en sarp kesimidir.Cilo ve Şemdinli yörelerindeki yüksek dağlardan çıkan ve güney yönünde akan akar sular , kalkerler ve volkanik kayaçlardan oluşan toprakların zamanla oymuş ve birtakım sarp bölmelere ayırmıştır. Cilo dağından güney batı yönünde Zap suyu dirseği içine doğru uzanan geniş dağ kütlesi, bu şekilde yontulmuş ve parçalanmıştır.Bu engebeli kütle üzerinde 3.000m'yi geçen çok sayıda doruk vardır.3.250m yükseltili Beridalo ve Yekboy dağları ,3.250m yükseltili Samur dağı,3.460m yükseltili Gare Dağı bunların başlıcalarıdır. Avarobaşın Çayı (Rubareşin) ile Şemdinli Çayı arasında ,geniş ölçüde volkanik kayalardan oluşan Sat Dağları (İkiyaka Dağları) uzanır.Kütlenin üzerinde 3.540m yükseltili Sat Dağı ile 3.356m yükseltili Gevaroki Dağı önemli doruklardır. Şemdinli Çayı ile Hacıbey Dersi arasında uzanan Karadağ , doğuya doğru yönelerek İran-Türkiye sınır dağları ile birleşir. Hakkari İli'nde, Nehil Vadisi ile Şemdinli'nin doğusunu kaplayan dağlar, Zap, Nehil, Avarobaşin, Şemdinli ve Hacıbey sularının havzaları ile İran'daki Urmiye kapalı göl havzasının su bölümü çizgisini oluşturur. Türkiye-İran sınırı bu ara üzerinde geçmektedir. Güneyden kuzeye doğru 3.150m yükseltili Çimen Dağı , 2.954m yükseltili Karacadağı 3.008m yükseltili Beyazdağ ve 3.807m yükseltili Mordağ, en önemli doruklardandır. Cilo Dağı'yla, Şemdinli yöresinin yüksek dorukları ve sınır dağlarının yüksek bölümleri ,derin çukurlar, irili ufaklı taşlar ve buzullarla kaplıdır. Genellikle, çıplak olan bu dağların, yalnızca güneye bakan bölümlerinde ve yer yer vadi yamaçlarında meşe ve ceviz ağaçlarına rastlanır. Yüksek kesimler karlarla kaplıdır ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:41 | #17 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Hakkari'de turizm
İlimiz gökyüzüne uzanan yüksek ve haşmetli dağları, derin vadileri, buzullu göl ve dorukları, yüksek şelaleleri, rengarenk ot ve çiçeklerle bezenmiş Alpin çayırları , devamlı karlarla kaplı yüksek zirveleri, yazın koyun ve kuzu sürülerinin meleştiği soğuk sulu serin yaylaları ile dağcılık, su ve kara avcılığı, kış sporları, doğa yürüyüşü ve raftingin rahatlıkla yağılabileceği turizm açısından zengin doğal kaynaklara sahiptir. İnsanoğluna adeta meydan okuyan bütün bu manzaraya başka yerde rastlamak mümkün değildir. Bunun yanında M.Ö. 7000'li yıllara kadar uzanan tarihi geçmişe sahip çeşitli kültür ve medeniyet izlerini taşıyan tarihi eserlerin varlığı turizm açısından ayrı bir potansiyel oluşturmaktadır. Bugüne kadar ulaşım, tesis, alt yapı ve tanıtım yetersizliği gibi nedenlerle yeterince değerlendirilmeyen bu bakir kaynaklar rasyonel bir şekilde ele alınıp turizme kazandırıldığı takdirde bölgenin sosyal ve ekonomik yönden kalkınmasına önemli katkı sağlayacaktır. Hakkari taşıdığı doğal değerler açısından özel bir konuma sahiptir. bu nedenle Hakkari'de ağırlıklı olarak doğaya yönelik turizm türleri önem kazanmaktadır YAYLA TURİZMİ: Berçelan yaylası ve çevresi dağcılık, kayakçılık, doğa yürüyüşü imkanlarına, güzel floraya sahip bir alandır. Berçelan yaylası diğer yaylalar gibi yöre halkının yazın hayvanlarını otlatmak ve ürünlerini değerlendirmek için göç ettikleri, geleneksel kara çadırları ile yaşadıkları bir yayladır. Hakkari 18 km uzaklıkta bulunmaktadır. Yayla civarında yer alan Seyithan buzul gölü çevreye ayrı bir özellik ve güzellik katmaktadır. Dağcılık ve kayak sporları için uygun alanların bulunduğu bölgede kara avcılığı da rahatlıkla yapılabilmektedir Berçelan yaylasının batısında bulunan Golan yaylası yörenin en önemli kayak merkezi olabilecek bir konumdadır. Golan yaylasına 15 km'lik yolla ulaşılmaktadır. Cilo-Sat dağlarındaki yaylalar diğer yaylaların sahip oldukları özelliklerin yanı sıra dağcılık sporu açısından Türkiye'nin en önemli bölgeleridir. Sürekli karlı tepeleri, krater gölleri ve hırçın doğası ile olağanüstü güzelliklere sahiptir. Cilo-Sat dağlarına Hakkari 37 km uzaklıktadır DAĞ TURİZMİ: Hakkari doğal yapısı nedeniyle Kış sporları ve Dağcılık açısından Türkiye'nin en önemli bölgesi olma potansiyelini taşımaktadır. Hatta tanıtım ve tesis eksikliğinin giderilmesi halinde iç turizmin yanı sıra dış turizminden de talep olacaktır. Hakkari'nin kuzey batısındaki Karadağ, orta kesimindeki Cilo Buzul dağları ve Güneyindeki Sat dağları Dağ turizmi için en önemli bölgelerdir. Bu dağlarda bulunan krater (Buzul gölleri) gölleri de ayrı bir çekim unsuru olmaktadır. Cilo ve Sat dağlarında yazın gezi ve tırmanış yapacaklar için en uygun zaman Haziran başı ve Eylül sonu arasıdır.Kış tırmanışları içinse en uygun aylar Şubat ve Marttır. Diğer aylarda çığ düşme tehlikesi vardır ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:42 | #18 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kuzu Kırpma şenliği
Hayvanların otlatmak, daha iyi ve bol ürün elde etmek için çıkılan zomada temmuz ayı sonunda “kuzu kırpma” şenliği düzenlenir. Bu senlik zomada maratonun en zevkli ve renkli yanını oluşturur. Kuzuların kırpıldığı bu günü zoma sakinleri bir senlik havası içinde geçirir. Bu günün anısına zoma sakinleri köy ve yakın yerleşim yerlerindeki yakınlarını senliklere katılmak gayesiyle davet ederler. Senlikler büyük katılımlarla gerçekleştirilir. Senlikler iki gün buyunca devam eder. Birinci gün kuzular yıkanır ve kurutulur yıkama işlemi dere yataklarındaki göletlerde veya krater göllerinde yüzme esliğinde piknik havasında gerçekleştirilir. İkinci gün kuzuların kırpılması gerçekleştirilir. Kuzular kırpılırken davetliler bir yandan izler, bir taraftandı uzun süredir görüşemedikleri, senlik vesilesiyle görüşme fırsatı bulabildikleri ahbaplarıyla söyleşirler. Kuzu kırpmanın en hareketli kısmı, kuzu kırpma yarışıdır. Yarışmada esas olan kuzuyu incitmeden, yününü en kısa sürede kırpmaktır. Adaylar kendi besledikleri kuzular üzerinde yeteneklerini gösterirler ve bu yarışma sonunda basarili olanlara ödüller verilir. Bu esnada oğlaklar kesilir, közde kebaplar yapılır. Yaylaya has en güzel yemekler pişirilir. Yemek ikramından sonra halaylar tutulur, oyun şarkıları esliğinde oyunlar oynanır. Kuzu kırpma senlikleri yöredeki hayvan yetiştiricileri için bir anlamda mali yılbaşıdır. Hayvan yetiştiricileri birbirlerine olan burç ve alacaklarını tahsil ederler; çoban ücretlerini öderler. Koyun ve kuzu piyasası açılarak satışlara başlanır. Böylece yörede ekonomik bir canlanmayana vesile olur. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:42 | #19 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Hakkari'de sosyal yapı
SOSYAL YAPI Sosyal yapı,yöreden yöreye,tarihi, coğrafi, ekonomik yapı ve eğitim durumuna bağlı olarak farklıklar gösterir. Yöremiz M.Ö. 700 yıllarına uzanan tarihi geçmesine rağmen coğrafi yapısından kaynaklanan başka kültürlerle ciddi bir alış verişi olmayan kendine kapanık bir sosyal yapı görüntüsü vermektedir. İl topraklarının büyük bir kısmının bozkır ve dağlarla kaplı olması, dağlarında yükseltilerinin fazla olması yöre insanini ekonomik bakımdan hayvancılığa bağımlı hale getirmiştir. Tarıma elverişli kültür arazisinin azlığı, iklimin karasal olması da bunda önemli rol oynamıştır. Bunun tabii sonucu olarak yöre halkı sabit ve toplu yerleşme yerine bağlı kalmamış, hayvanlarını otlamak için yari göçebe hayati diğer bir değişle hayvancılık eksenli bir hayati yasamak zorunda kalmıştır. Eğitim ve ulaşım hizmetlerinin yetersizliği yukarıdaki olumsuzluklara eklenince ; Türkiye’nin diğer yörelerinden farklı, mesken durumundan, zoma yaşantısına,evlenme adetlerinden doğum ve ölüm adetlerine aile yapısından aşiretsel yapıya, mahalli kıyafetlerden beslenme çeşitlerine kadar alışılmadık bir sosyal yapı profili çıkıyor karşımıza Bu sosyal yapı içerisinde çok otantik güzellikler bulunur. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 02:42 | #20 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Hakkari'ye ulaşım ve konaklama
Hakkari'ye ilk defa geleceksiniz ama nasıl geleceğinizi bilmiyorsanız bu sayfa sizin için: 1- Uçakla Gelecekler İçin Uçak Van havaalanına kadar gelecektir. Havaalanına indikten sonra Van otobüs terminaline gidin. Hakkari Van arası seyahat eden Van Gölü, Star Van Tur, Van Seyahat, Erciş İtimat firmalarından biriyle Hakkari'ye gelebilirsiniz. Bu firmaların otobüsleri sabah 8,13 ve akşam 16'da Van'dan hareket etmektedir. Van'a saat 16'dan önce gelmeye çalışın. Aksi takdirde otobüs bulamayabilirsiniz. Hakkari-Van arası 205 kilo metredir ve otobüsle yaklaşık 4 saat sürmektedir. 2- Otobüsle Gelecekler İçin Geleceğiniz ilden muhtemelen direk Hakkari aracı bulunmayacaktır. Van aktarmalı geleceksiniz. Hakkari Van arası seyahat eden Van Gölü, Star Van Tur, Van Seyahat firmalarından biriyle Hakkari'ye gelebilirsiniz. Bu firmaların otobüsleri sabah 8,13 ve akşam 16'da Van'dan hareket etmektedir. Van'a saat 16'dan önce gelmeye çalışın. Aksi takdirde otobüs bulamayabilirsiniz. Hakkari-Van arası 205 kilo metredir ve otobüsle yaklaşık 4 saat sürmektedir. 3- Özel Otomobille Gelecekler İçin Erzurum-Ağrı istikametinden geliyorsanız Van'dan geçeceksiniz. Van üzeri gelirken iki alternatif yolunuz bulunur: Bunlardan biri Edremit üzerinden geçer ve diğerinden 20km daha uzaktır. Ancak diğer yola göre daha düz bir yoldur ve kışın karlı-buzlu havalarda en uygun yol bu istikamettir. Diğer yol 20 km daha kısadır fakat dağdan geçmeniz gerekir. Bu yolu kullanabilmek için Van şehir merkezine girin ve ana caddeyi takip edin. Kışın karlı ve buzlu havalar için tavsiye edemem ancak yaz ayları için uygun bir yoldur. Muş-Tatvan veya Bitlis-Tatvan istikametinden gelecekseniz Tatvan-Gevaş güzergahını takip edin. Bu güzergahtan gelirken Van'a uğramanız gerekmiyor. Van'a yaklaşık 20km kala Hakkari yol ayrımına gireceksiniz. Hakkari yol ayrımına girdikten kısa bir süre sonra Gürpınar ilçesinden geçeceksiniz. Aşırı kar ve buzlanma varsa bu yol yerine 70 km daha uzak olan ikinci yolu tercih edebilirsiniz. İkinci yol Tatvan-Ahlat-Adilcevaz-Erciş-Van üzerinden geçer ve diğer yola göre daha düzdür. Ama dediğim gibi aşırı kar ve buzlanma yoksa bu yolu tercih etmeniz gerekmez. Hakkari yolu üzerinde Hoşap ilçesine uğrayacaksınız. Hoşap'tan sonra 33 virajlı sert bir dağ yolu sizi bekliyor. Ama korkmayın yol oldukça iyi. Eğer karlı bir havada geliyorsanız mutlaka zincir bulundurun. Ardından uğrayacağınız ilçe Başkale. Başkale'den sonra herhangi bir ilçeye uğramayacaksınız. Kalan yolunuz 90km. Yol üzerinde bir kaç köy içinden ve iki küçük tünelden geçeceksiniz. Hakkari'ye girişte yine bir dağ yolu var ama ilki kadar uzun değil bu. Hakkari'ye yaklaştıkça Zap suyu size rehberlik edecektir. Hakkari'ye gelirken çok güzel dağ manzaraları göreceksiniz. Fotoğraf makinenizi hazır bulundurun ve bu manzaraları resmedin. Güney illerimizden birinden gelecekseniz Şırnak üzeri gelmek kilometre açısından cazip görünebilir. O yolu kullanmanızı hiç tavsiye etmem. Cizre'den sonra yol inanılmaz derecede kötü. 2003 yazında o yoldan gelme gafletinde bulunup, 200 km yolu 5 saatten daha uzun sürede gelebildik. Hele gece gelecekseniz asla düşünmeyin bile. Bunu terör nedeniyle söylemiyorum. O tür bir sıkıntınız olmaz, yol çok kötü ve çok keskin virajlar var ama bu virajları belirtecek doğru düzgün tabelalar yok. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|