31.05.09, 17:35 | #1 |
Türk atasözleri
ww.uydulife.tv
|
|
31.05.09, 17:35 | #2 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:35 | #3 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
Baba ekmeği zindan ekmeği,koca ekmeği meydan ekmeği.
Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır. Baba koruk yer,oğlunun dişi kamaşır. Baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana. Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş. Baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk. Babadan mal kalır,kemal kalmaz. Babanın sanatı oğula mirastır. Babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır. Babaya dayanma,karıya güvenme. Baca eğri de olsa duman doğru çıkar. Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar. Baht olmayınca başta, ne kuruda biter ne yaşta. Bahtsızın bağına yağmur, ya taş yağar ya dolu. Bak bana bir gözle, bakayım sana iki gözle. Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma. Bakan göze bağ olmaz. Bakan yemez, kapan yer. Bakarsan bağ, bakmazsan dağ. Bakmakla usta olunsa kasap olurdu. Baktın ibrik akıyor; önce götünü yu, sonra aptes boz. Baktın ki kar havası, eve gel kör olası. Baktın yarın yar değil, terkini kalmak az değil. Bal bal demekle ağız tatlanmaz. Bal demekle ağız tatlanmaz. Bal ile kaymak isteyen akçesine kıymak gerek. Bal ile kaymak yenir ama her keseye göre değil. Bal olan yerde sinek de olur. Bal tutan parmağını yalar. Balcı kızı daha tatlı. Balcının var bal tası, oduncunun var baltası. Balta değmedik ağaç olmaz. Balta sapını yonamaz. Balı, parmağı uzun yemez, kısmetlisi yer. Balı dibinden, yağı yüzünden. Balı olan bal yemez mi?. Balık ağa girdikten sonra aklı başına gelir. Balık baştan avlanır. Balık baştan kokar. Balık demiş ki: Etimi yiyen doymasın, avımı yapan gülmesin. Balık çok konuşurum ama ağzım su dolu demiş. Bana benden olur her ne olursa, başım rahat eder dilim durursa (Ufuk takvimi, 24.01.2001).“Dilin durdu başın esen, dilin durmaz başın kesen (Fatmana Dağdaş, 1341'li)„ atasözü ile aynı anlama gelmektedir. Baskıdaki altından askıdaki salkım yeğdir. Baskın basanındır. Baskısız tahtayı yel alır, yel almazsa sel alır. Baykuşun kısmeti ayağına gelir. Bayram etiyle it tavlanmaz. Bayramda borç ödeyene ramazan kısa gelir. Bayramdan sonra gelen kınayı götüne yak. Baz bazla, kaz kazla, kel tavuk topal horozla. Bağ babadan, zeytin dededen kalmalı. Bağ bayırda, tarla çayırda. Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun. Bağı ağlayan yüzü güler. Bağın taşlısı, karının saçlısı. Baş ağır gerek, kulak sağır. Baş başa bağlı, baş da şeriata. Baş dille tartılır. Baş kes, yaş kesme. Baş nereye giderse, ayak da oraya gider. Baş ol da eşek başı ol. Baş sallamakla kavuk eskimez. Baş sağ olursa börk çok bulunur. Baş yarılır börk içinde, kol kırılır kürk içinde. Baş yastığı baş derdini bilmez. Başa gelen çekilir. Başa gelmeyince bilinmez. Başak büyüdükçe boynunu eğer. Başım acemi berbere teslim eden, cebinden pamuğunu eksik etmez. Başın başı, başın da başı vardır. Başın sağlığı, dünya varlığı. Başına gelen başmakçıdır. Başını sallamayan kavak olmaz. Bedava sirke baldan tatlıdır. Bekar gözü, kör gözü. Bekarlık maskaralık. Bekarlık sultanlık. Bekarın parasını it yer, yakasını bit. Beleş atın dişine bakılmaz. Benzeye benzeye yaz, benzeye benzeye kış olur. Berber berbere benzer ama, başın Allah'a emanet. Berberin solumazı, tellağin söylemezi, kahvecinin söylemezi. Berk kaçan atın boku seyrek düşer. Besle kargayı, oysun gözünü. Besle kargayı oysun gözünü. Beslemeyi eslemeden alma. Beterin beteri var. Bey ardından çomak çalan çok olur. Bey aşı borç, düğün aşı ödünç. Bey buyurur, cellat keser. Bey oğlu kulluk, kul oğlu beylik. Beyazın adı tadı. Beyden gelen bey s ayılır. Beyler buyruğu yoksula kan ağlatır. Beylik çeşmeden su içme. Bez alırsan Musul'dan, kız alırsan asilden. Bezi herkesin arşınına göre vermezler. Beş kuruşun varsa beş yere düğümle. Beş kuruşun üstünde oturmaya beş batman göt gerek. Beş para giren ev yıkılmamış. Beş parmak bir olmaz. Beş parmağın hangisini kessen acımaz?. Beş tavuğa bir horoz yeter. Beşe, bakma çiftten başka işe. Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp. Bin atın varsa inişte in, bir atın varsa yokuşta bin. Bin bilsen de bir bilene danış. Bin dost az, bir düşman çok. Bin işçi, bir başçı. Bin kişi değmez bir kişi, bir kişi değer bin kişi. Bin merak, bir borç ödemez. Bin nasihattan bir musibet yeğdir. Bin nasihatten bir musibet yeğdir. Bin tasa bir borç ödemez. Bin ölçüp bir biçmeli. Binin yarısı beş yüz o da ben de yok. Bir abam var atarım, nerde olsam yatarım. Bir adama kırk gün ne dersen o olur. Bir adamın adı çıkacağına canı çıksın. Bir adamın sözü bir adama kolay. Bir ambar buğdayın örneği bir avuçtur. Bir avuç altının olacağına bir avuç toprağın olsun. Bir ağacın gölgesinde bir sürü yatar. Bir ağaçta gül de biter diken de. Bir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk da. Bir ağızdan çıkan bin ağıza yayılır. Bir baba dokuz evladı besler, dokuz evlat bir babayı beslemez. Bir baba dokuz oğlu besler, dokuz oğul bir babayı beslemez. Bir baş soğan bir kazanı kokutur. Bir başa bir göz yeter. Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramaz. Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış. Bir dirhem et bin ayıp örter. Bir dirhem gümüşün üstünde oturmaya bir kantar göt gerek. Bir dönüm güzlük on dönüm yazlığa bedeldir. Bir el bir eli yıkar, iki el bir yüzü yıkar. Bir elin nesi var, iki elin sesi var. Bir elinin verdiğini öbür elin görmesin. Bir ev donanır, bir kız donanmaz. Bir evde düzen varsa düzen olmaz o evde. Bir evde iki kız, biri çuvaldız biri biz. Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır. Bir fit bin büyü yerini tutar. Bir görüş, bir kör biliş. Bir gözün gördüğü bir göze hayır etmez. Bir günlük beylik, beyliktir. Bir günlük ölüye üç gün yiyecek gerek. Bir hatır, iki hatır, üçüncüde vur yatır. Bir inat, bir murat. Bir kararda bir Allah. Bir katar deveyi bir eşek yeder. Bir korkak bir orduyu bozar. Bir koyundan iki post çıkmaz. Bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır. Bir kılın bir örmeye faydası var. Bir kızı bin kişi ister bir kişi alır. Bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır. Bir ocaktan okluk da çıkar, bokluk da. Bir pire için bir yorgan yakılmaz. Bir selam bin hatır yapar. Bir senden büyüğün, bir de senden küçüğün sözünü dinle. Bir söz ara bozar,bir söz ara düzer. Bir söz bin büyüye bedeldir. Bir söz yola getirir, bir söz yoldan çıkarır. Bir sürçen atın başı kesilmez. Bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, üçüncüde ele geçersin çekirge. Bir tepe yıkılır, bir dere dolar. Bir uyuz keçi bir sürüyü boklar. Bir yemem diyenden kork, bir oturmam diyenden. Bir çiçekle bahar olmaz. Bir çiçekle yaz olmaz. Bir çöplükte iki horoz ötmez. Birden çıkan bine yayılır. Biri bilmeyen bini hiç bilmez. Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar. Biribiri, adamı yer diri diri. Bitli baklanın kör alıcısı olur. Boka nispetle tezek amberidir. Bol bol yiyen bel bel bakar. Borca haylık bir aylık. Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek. Borç iyi güne kalmaz. Borç uzayınca kalır, dert uzayınca alır. Borç vermekle, düşman vurmakla. Borç yiyen kesesinden yer. Borç yiğidin kamçısıdır. Borç ödemekle, yol yürümekle tükenir. Borçlu ölmez, benzi sararır. Borçlunun dili kısa gerek. Borçlunun duacısı alacaklıdır. Borçlunun döşeği ateşten olur. Borçlunun yalımı alçak olur. Borçsuz çoban yoksul beyden yeğdir. Borçtan korkan kapısını büyük açmaz. Bostan gök iken pazaryapılmaz. Bostana dadanan eşeğin kuyruğu, kulağı olmaz. Boynuz kulaktan sonra çıkar, ama kulağı geçer. Boyuma göre boy buldum, huyuma göre huy bulamadım. Bozacının şahidi şıracı. Boğaz dokuz boğumdur. Boş başak dik durur. Boş eşek yorga gider. Boş fıçı çok langırdar. Boş gezmekten bedava çalışmak yeğdir. Boş ite menzil olmaz. Boşboğazı ateşe atmışlar, odunum yaş demiş. Boşboğazı ateşe atmışlar,odun yaş diye bağırmış. Boşboğazı cehenneme atmışlar, odun yaşdiye bağırmış. Bu abdestle daha çok namaz kılınır. Bugünkü işini yarına bırakma. Bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir. Bulanık su, balıkçının yarı kazancıdır. Buldum bilemedim, bildim bulamadım. Burun yüzden düşmez. Buyuran yorulmamış. Buyurmadan tutan evlat, gün doğmadan kalkan avrat, deh demeden yürüyen at. Buğday Hicaz'a giderken arpaya ince yufkaya karışma demiş. Buğday başak verince, orak pahaya çıkar. Buğday başak verince orak pahaya çıkar. Buğday ekmeğin yoksa buğday dilin de mi yok?. Buğday ile koyun, geri yanı oyun. Buğday mısıra demiş ki: Aş ol, keş ol, hamur işine karışma. Buğday yanında acı at da sulanır. Buğdayım var deme ambara girmeyince, oğlum var deme yoksulluğa ermeyince. Böyle baş böyle tıraş. Böyle gelmiş böyle gider. Böyle gerek danaya, buzağının hakkını yemeye. Bükemediğin eli öpeceksin. Bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım demiş. Bülbülün çektiği dili belası. Büyük balık küçük balığı yer. Büyük balık küçük balığı yutar. Büyük başın derdi büyük olur. Büyük lokma ye büyük söyleme. Büyük lokma ye büyük söz söyleme. Bıldırcının beyliği arpa biçilene kadar. Bıyığın uzunsa borazan çal. Bıçak kınını kesmez. Bıçak yarası onulur, dil yarası onulmaz. Bıçağı kestiren kendi suyu, insanı sevdiren kendi huyu. Baba borç yapar çol çocuk aç yatar. Baba ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği. Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır. Baba mirası yanan mum gibidir. Baba oğula bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş. Babadan mal kalır, kemal kalmaz. Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım. Babası ölen bey, anası ölen kadın olur. Babasına hayır etmeyenin kimseye hayrı olmaz. Babaya dayanma, karıya güvenme. Babadan ve kocadan, hoca olmaz (Ramazan Güven, Kırıkkale-Keskin’li, 24 Nisan 2007)! Babamın öldüğüne yanmıyorum da, “Hüküm Allah’ın!„ diyenlere dayanamıyorum (Enver Oymak, 10.4.1994, Acıpayam-Darıveren’li)! Baban döver hurmayla, eller döver yarmayla (F. Dağdaş, 24.2.2000): Aile büyükleri yine merhametlidir, başkaları onlar kadar merhametli olamazlar anlamında. Bu atasözündeki “hurma” kelimesinde; hurma dalının ince olması sebebiyle bununla vurmanın dövme bile sayılmayacağı vurgulanmış olabilir. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:35 | #4 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:36 | #5 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
Tutar elbet yine eski suyunu, Çıksa da canı, değişmez huyunu...(Sümbülzade Vehbi, 10 Mayıs 1999, Hicret Takvimi.)
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:36 | #6 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:36 | #7 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:36 | #8 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:37 | #9 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp.
Fakirlik ayıp değil,tembellik ayıp. Fala inanma, falsız kalma. Fala inanma,falsız da kalma. Fare deliğe sığmamış, bir de kuyruğuna kabak bağlamış. Farz sünneti bastırır. Faydasız baş,mezara yaraşır. Faydasız baş mezara yaraşır. Fazla aş,ya karın ağrıtır ya baş. Fazla mal göz çıkarmaz. Fazla naz aşık usandırır. Felek, kimine kavun yedirir kimine kelek. Felek kimine kavun yedirir,kimine kelek. Fırçalasan da siyah karga beyazlamaz (Çaçno şav korani ar gatettreba). (1985’li, Borçka-Camili (Macaheli)'li Sinem Gökdemir'den naklen Said Dağdaş, 21 Mart 2009)! Fincancı katırını ürküten sayısız dayak yer. Fukaranın düşkünü,beyaz giyer kış günü. Fukaranın tavuğu tek tek yumurtlar. Fırsat her vakit ele geçmez. Fırsat sakal altından geçer. Fıs fıstığı kırıp düşman gözü çıkarmalı. Fısıltı ev yıkar. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
31.05.09, 17:37 | #10 | |||||||||
Üye Numarası: 109
Üyelik tarihi: 20.08.2008
Yaşım: 42
Mesajlar: 5.693
Konular: 4141
Rep Gücü : 32
Rep Puanı : 1000
Rep Seviyesi :
Level: 53 [] Paylaşım: 132 / 1324 |
Gafile kelam, nafile kelam.
Gafile kelam,nafile kelam. Gammaz olmasa tilki pazarda gezer. Garibe bir selam bin altın değer. Garibin yardımcısı Allah'tır. Garip itin kuyruğu bacağı arasında gerek. Garip kim, kör o. Garip kuşun yuvasını Allah yapar. Gavura kızıp oruç yenmez. Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar. Gavurun tembeli keşiş,Müslüman'ın tembeli derviş. Gavurun tembeli keşiş, Müslümanın tembeli derviş olur. Gece işi kör işi. Gece yağar gündüz açar, yıl düzgünlüğü; erkek söyler kadın susar, ev düzgünlüğü. Geceler gebedir. Gel demek kolay,git demek güçtür. Gel demek kolay ama git demek güçtür. Gel denilen yere gitmeye ar eyleme; gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme. Geldik yüze, çıktık düze. Gelen geçer, konan göçer. Gelen gidene rahmet okutur. Gelen gideni aratır. Gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş. Gelin atta buyruk Hak'ta. Gelin eşikte oğlan beşikte. Gelin girmedik ev olur, ölüm girmedik ev olmaz. Gelin olmayan kızın vebali amcası oğlunun boynuna. Gem almayan atın ölümü yakındır. Gemisini kurtaran kaptan. Gençlikte para kazan , kocalıkta kur kazan. Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir. Getir bana hıdrellezi, göstereyim sana yazı. Gezen ayağa taş değer. Gezen kurt aç kalmaz. Geç olsun da güç olmasın. Geçmişe mazi, yenmişe kuzu derler. Gideceğin Antep, yiyeceğin pekmez. Giden gelse dedem gelirdi. Gidilmeyen yer senin olmaz. Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var. Gizlide gebe kalan aşikarede doğurur. Gurkun cücüğü güzün sayılır. Gök gürlemeden yağmur yağmaz. Gökten ne yağdı da yer kabul etmedi. Gökten yere yağar, yerden göğe değil. Gökyüzünde düğün var deseler, kadınlar merdiven kurmaya kalkar. Göle su gelinceye kadar kurbağanın gözü patlar. Gölgesinde oturulacak ağacın dalı kesilmez. Gölgeyi hoş gören tekneyi boş görür. Gön yufka yerinden delinir. Gönlün yazı var, kışı var. Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz. Gönül düştü bir boka o da misk gibi koka. Gönül ferman dinlemez. Gönül karımaz. Gönül ummadığı yere küser. Gönül var otluğa, gönül var bokluğa. Gönül verme evliye; eve gider unutur. Gönülden gönüle. Gönülsüz namaz göğe ağmaz. Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş. Gördün deli, savul geri. Gören gözün hakkı vardır. Görenedir görene, köre nedir köre ne?. Görgülü kuşlar gördüğünü işler, görmedik kuşlar ne görsün ki ne işler?. Görmemiş görmüş, gülmeden ölmüş. Görmemişin oğlu olmuş, çekmiş çükünü koparmış. Görünen dağın uzağı olmaz. Görünüşe aldanma. Göte yakın yerden et yememeli. Göz gördüğünü ister. Göz görmeyince gönül katlanır. Göz görür, gönül ister. Göz görür,gönül çeker. Göz var, izan var. Göze yasak olmaz. Gözlüye gizli yoktur. Gözsüzden gözlü doğar, dilsizden dilli doğar, ille deli soy kovar. Gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz. Göç dönüşü topal eşek öne geçer. Göçtük yurdun kadri konduk yurtta bilinir. Göğe direk, denize kapak olmaz. Gücük , ya iti soludurum, ya devenin kuyruğuna çıkarım demiş. Güneş balçıkla sıvanmaz. Gülme komşuna, gelir başına. Gülü seven dikenine katlanır. Gün geçer, kin geçmez. Gün güne uymaz. Gün varken davarını eve götür. Gündüz yağar gece açar, yıl bozgunluğu; kadın söyler erkek susar, ev bozgunluğu. Gündüzün mum yakan geceyle bulamaz. Güne göre kürk giyinmek gerek. Güneş girmeyen eve doktor girer. Gürültü istemeyen kazancı dükkanına girmez. Güvenme dostuna, saman doldurur postuna. Güzel bürünür, çirkin görünür. Güzele bakmak sevaptır. Güzele bakmanın göze faydası var. Güzele köken yakışır, çirkine allar neylesin. Güzele kırk günde doyulur, iyi huyluya kırk yılda doyulmaz. Güzele ne yaraşmaz. Güzeli herkes sever. Güzeli kızken görme, beşik ardında gör. Güzellerin talihi çirkin olur. Güzellik ondur, dokuzu dondur. Gafile kelam, nafile kelam. Garibin yardımcısı Allah'tır. Garip kuşun yuvasını Allah yapar. Gavurun tembeli keşiş, Müslümanın tembeli derviş. Geç olsun da güç olmasın. Geçmişe mazi, yenmişe kuzu derler. Geçtiğin köprüleri yakma. Gel demek kolay, git demek güçtür. Gelen gideni aratır. Gelin ata binmişde, görkü kimin kapıya inmiş. Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye. Gem almayan atın ölümü yakındır. Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı. Geniş günün de dar gezen, dar günün de geniş gezer. Gerçek dost kötü günde belli olur. Gergin ip, çabuk kopar. Gezen ayağa taş değer. Giden gelmiş olsa, deden gelir (Denizli-Dodurgalı İsmet Emik'den naklen Said Dağdaş, 27.1.2008)!: “Ölen öldüğüyle kalır!“ atasözü ile benzer anlamda. “Giden gelmiş olsa, deden gelir hesabı…“ Gitti ağalar paşalar, kellere kaldı köşeler. Gittiğin yer kör ise, gözünü yum da bak. Gizliden gebe kalan, aşikâre doğurur. Göl yerinde su eksik olmaz!: “Adam zengindir. Ama batmıştır. Buna rağmen, hala zenginliğin döküntüsü vardır.„ ve/veya “Insanoğlu, taşıdığı nitelikleri mutlaka yansıtır.„ anlamında (Ankara-Bala-Yeniyapan-Şeyhli köyünden 1960’lı Şakir Kara'dan naklen Said Dağdaş,25.11.2008)... Göğe direk, denize kapak olmaz. Görümlüğe doyumluk olmaz (Dodurgalı İsmail Emik'den naklen Said Dağdaş)!: Ziyaret edilen aileden ayrılmak istenirken dile getirilen atasözü. Görünen dağın uzağı olmaz. Görünen köy kılavuz istemez. Göt ıslanmadan balık tutulmaz (Bartın-Ulusl’lu, 1979’lu, Celil Yaman'dan naklen Said Dağdaş, 8.6.2006)!: “Emekte biter yumak !” atasözü ile benzer anlamda… Ayaklar ıslanmadan balık tutulmaz (Sinem Gökdemir, 1985’li, Borçka-Camili (Macaheli), 24 Mayıs 2006) atasözü ile eş anlamlı.. Göz görmeyince gönül katlanır. Göz görür, gönül çeker. Göz odur ki dağın arkasını göre,akıl odur ki başa geleceği bile. Gözün ile görmediğini söyleme. Gülme komşuna gelir başına. Gülü seven, dikenine katlanır. Gün, gece olduğu için vardır. (Anonim) Gündüz yenilen hurmalar, gece mideni tırmalar. Güneş balçıkla sıvanmaz. Güneş girmeyen eve doktor girer. Güttüğü iki keçi, ıslığı dağı taşı tuttu. Güzel gözünden, yiğit sözünden belli olur. Güzellerde hüner olsa, çamlarda hıyar olurdu (Leyla BAZ (Ö.T.:1976)’dan naklen Emine DAĞDAŞ, Yukarı Dodurga Kasabasından, 1965 doğumlu, 31.05.2002). Güzellerde hüner olsa, çamlarda künar olurdu F.DAĞDAŞ'dan naklen Said Dağdaş, 29.06.2002)! ww.uydulife.tv
|
|||||||||
Bookmarks |
Etiketler |
türk atasözleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|