Balkan vahşeti 100. Yılında

[mucit]

Balkan vahşeti 100. Yılında

Balkanlarda yaşayan Türkler tarih boyunca hiçbir su işlemeksizin, sırf ait oldukları etnik veya dinsel kimlikleri yüzünden gayrimüslim komşuları yüzünden zulme maruz kaldılar. Tüm bu katliamların ortak bir amacı vardı: Etnik temizlik yoluyla Müslümanların sayısını azaltmak, onları göçe zorlamak ve nihayette bölgenin etnik haritasını değiştirmekti.

SİSTEMLİ BİR KATLİAM UYGULANDI

Hiç kuşku yok ki, insanlık tarihi 1. Balkan Savaşı'nı, Balkanlardaki Müslüman nüfusun sistemli katlediliş hareketi olarak hatırlayacak.

Osmanlı Devleti'nin Balkanlardaki varlığına son vermek isteyen Sırbistan, Karadağ, Yunanistan ve Bulgaristan, Rusya'nın aracılığıyla anlaşıp savaş ilan ederek 1. Balkan Savaşı'na girdi.

YÜZYILIN EN BÜYÜK KIYIMI

Balkan Savaşlarının arifesinde, Osmanlı Devleti iç sorunlar ve dış baskılar yüzünden derin bir kriz içerisindeydi. Derin Tarih dergisinden Erhan Türbedar'ın araştırmasına göre; Balkan Savaşları sadece ağır toprak kaybıyla neticelenmedi. Bu bölgede Türk ve diğer akraba topluluklar üzerinde büyük bir kıyımın yaşanmasına yol açtı.

KATL YAĞMA VE TALAN..

Aslına bakılırsa 1912'de Osmanlı'ya savaş açan ittifak güçlerinin hedefi kısa sürede Müslüman nüfusun katl, mallarının da talan edilmesi eylemine dönüşmüştü.

%62 ORANINDA NUFÜS AZALMASI

Justin McCarthy'nin verilerine göre, Balkan Savaşları öncesinde Arnavutlu hariç Osmanlı'nın Avrupa'daki topraklarında 2.315.293 Müslüman yaşıyordu. Balkan Savaşları sonrasında bu rakam %62 oranında azalarak 1.445.179'a indi. Bu süreçte 632.408 Müslüman öldü. 812.771'i ise Anadolu'ya göç etti.

SİLAHSIZ VE MASUM İNSANLAR YOK EDİLDİ

1914'te Carnegie Vakfı'nın oluşturduğu bir uluslararası soruşturma komisyonunun hazırladığı raporda ise Balkan Savaşları sırasında Müslümanlara yapılan mezaliminin sistemli bir politikanın ürünü olduğu sonucuna varılıyor. Aynı raporda, Müslümanların ev ile köylerinin küle dönüştüğü ve silahsız masum insanların katledildiği belirtiliyor.

TROÇKİ'Yİ DEHŞETE DÜŞÜREN GÖRÜNTÜLER

1912'nin sonbahrında Kievskaya Mysl isimli gazete için muhabirlik yapan Troçki Balkanlar'daki vahşetle karşılaştığında

Şok olmuştur. Makedonya'da sivil Arnavut ve diğer Müslüman köylerin Sırplar tarafından amansızca öldürüldüklerini, etrafta başı kesik Müslümanlara ait değerli eşyaların sistematik bir şekilde yağmalandığını, evlerinden kapı ile pencerelerin bile söküldüğünü yazdı.

Troçki'nin bir çalışmasında, bir Sırp askerinin şu sözleri dikkat çekiyordu: Çok sayıda Arnavut öldürdüm, ancak üzerlerinde değerli bir şey bulamadım. Fakat bir genç Türk kadın ını kestiğimde üzerinden 10 altın lira çıktı."

ZORLA DİN DEĞİŞTİRME

Sırplar ile karadağlıların izlediği politikanın bir özelliği de Müslümanalarla Katolikleri zorla ortodoks yapmaktı. Prizren'deki Avusturya konsolosunun Mayıs 1913 tarihli raporuna göre Karadağlıların denetimi altındaki İpek kentinde 2 bin Müslüman ailenin dini zorla değiştirildi, buna direnenler işkence gördü. Amerikan basınından alınan şu ifadeler gerçeği kısa ve net bir biçimde ortaya koyuyor:

BALKANLARIN ETNİK VE DİNİ HARİTASI DEĞİŞTİ

"Yunanlıların Müslümanlar üzerinde gerçekleştirdiği suçlar ve vandallık, insan zihininin açıklayabileceği türden değildir."

Balkan Savaşlarında bölgede yaşayan Türkler ve diğer akraba topluluklar üzerinde gerçekleşen mezalim insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birini oluşturuyor.

İşkence, Hristiyanlaştırma ve göç ettirme sonucunda Balkanların etnik ve dini haritası kökten değiştirildi. Dünya tarihinin en zalim ve akıl almaz sahnelerinin yaşandığı Balkan vahşeti bugün 100 yaşında!