26.04.09, 18:20 | #91 |
Harefene
Harefene akran ve samimi arkadaşlar arasında olur. Varlıklar ve gençler harefeneye pek itibar etmezler. Bu bakımdan harefene daha çok dar gelirliler arasında yapılır. Harefenede yapılan masrafları bölüşmek esastır. Tüm masrafları bir ya da iki kişi yapar. Sonra bölüşülür. Harefene gündüz olabileceği gibi gece eğlencelerinde de olur. Sünnet Düğünü Sünnet düğününde yine küvre denilen vekil vardır. Küvre sünnet olacak çocuğu veya çocukları kucağına alarak sünnet ettirir. Sünnet düğününden birkaç gün önce, gelecek olan misafirlere verilmek üzere yemekler hazırlanır. Sünnet düğününün belli başlı yemeği yörede tirit denilen yemektir. Sünnet düğününden bir gün önce sünnet olacak çocuk at, atlı araba, otomobil v.s. binek hayvanı veya vasıtalardan biriyle şehirde gezdirilir. Genellikle Dergâh denilen İbrahim Halil Camii'ne ***ürülerek buradaki kutsal olduğuna inanılan suyla yüzü yıkanır ve içirilir. Sünnet yapılacak günün (genelde Pazar) sabahı erken saatlerde misafirler toplanırlar. Sünnet olacak çocuğu küvre kucağına alarak sünnet yapılacak masanın yanındaki yerde oturur. Sünnet anında uyuşturucu iğne yapılmadığından, sünnet olacak çocuk acıyı duymasın diye sürekli ağzına şeker ve lokum konur. Hazırlanan yatağına yatırılır. Yemeğe misafirler gruplar halinde alınır. Yemekten sonra ise yine acı kahve ve sigara ikram edilir. ww.uydulife.tv
__________________
|
|
26.04.09, 18:22 | #92 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kirvelik
Türk toplumunda kirveliğin yeri ve önemi büyüktür. Urfa'da ise kirvelik çok daha başka anlamlar yüklenir, derin bağlar kurar. Oğlunu sünnet ettirecek ya da evlendirecek ailenin kirvesi yoksa, aile reisi çok iyi düşünerek, ailenin kirveliğini yapacak uygun birisini bulur. Seçilen adaya kirvelik önerilir. Aday genellikle öneriyi kabul eder. Zira, kirvelik, bir onur ve itibar meselesidir. Kirvelik kabul edilmişse, kirveye uygun bir hediye gönderilir. Bu çocukların sünnetine ya da delikanlılarının evlenmesine işarettir. Kirve hediyesini hoşnutlukla alır. Sünnet sözkonusu ise, çocukların sünnet elbiselerini yaptırır; evlenme ise, düğün, süpha, hamam yemeği ve diğer törenleri üstlenir. Düğünde damadın elbisesini giydirir. Düğünde damadın yanıbaşında bulunur ve süpha ziyafetinde damat ile beraber tahtta oturur. Aşçıya, davulcuya, berbere, kahveciye ve gereken yerlere damat ile birlikte bol bol bahşiş verir. Damadın gerdeğe konulmasında bulunur. Düğünden sonra, uygun bir hediye ile evli çifti ziyarete gider. Kirve, ailenin kirvesidir. Genellikle kendisine, “Kirve” diye hitap edilir. Kirve ile kirve olunan aile arasında çok sıkı ilişkiler kurulur. Bu ilişki, kan bağı kadar yoğun ve güçlüdür. İki aile artık birbirinden kız alıp vermez. Kirvenin saygınlığı ve otoritesi tartışılmaz. Kirvelik, babadan oğula geçer. Eğer arada çok önemli bir problem çıkmaz ise, kirvelik bağı asla kopmaz, devam eder. Beş-on kuşak ötelerden gelen kirvelikler vardır. Kirvenin oğlu olmaz ise, kendisinden sonra, kirvelik de noktalanmış olur ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:23 | #93 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Şanlıurfa'da Ziyaret ve Adak Yerleri
Uygarlığın Doğduğu Şehir: Şanlıurfa Halk Kültürü Şanlıurfa'da Ziyaret ve Adak Yerleri Hz. İbrahim Peygamber Makamı Şehir merkezindedir. Hz. İbrahim Peygamber’in doğduğu rivayet edilen mağaradır. Adak adanır. Çocuk sahibi olmayı dileyenler, çocukları erken doğarsa adını İbrahim Halil koyarlar. İçinde su da olan mağaranın sinir ve ruh hastalarına iyi geldiği öne sürülmektedir. Eyyup Peygamber Makamı Şehir merkezinin güneyindedir. Hz. Eyyup Peygamber’in burada iyileştiği ve yaşadığı rivayet edilir. Buradaki suyun şifalı olduğu öne sürülür. Mağarası, Şanlıurfa’nın bilinen adak yerlerinden biridir ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:23 | #94 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Eyyup Nebi
Türbe, Viranşehir yakınlarındaki Eyyup Nebi Köyü’nde bulunmaktadır. Türbede Hz. Eyyup (a.s)’un kabri bulunmaktadır. Ayrıca köyün güney batısında Hz. Elyesa’ (a.s) ın türbesi bulunmaktadır. Köy mescidinin kuzeyinde Hz. Rahime Hatun’un türbesi bulunmaktadır. Şeyh Hayat El-Harrani Şeyh Hayat el-Harrânî’nin adı Kays idi. Harran’da doğup, orada yaşadığı için kendisine el-Harrânî denilmiştir. Devrinin en büyük evliyasındandır. Şeyh Hayat el-Harrânî için, vefatından sonra tasarrufları devam eden dört evliyadan biridir denilmektedir. Babası da büyük evliyadandır. Hayat el-Harrânî, h. 581 m. 1185’de vefat etti. Harran’da defnedildi. 1195’de üzerine bir türbe yapıldı. Hayat el-Harrânî Hazretleri çok keramet gösteren bir veli idi. Bugün türbesi halk tarafından ziyaret edilmektedir ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:24 | #95 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Şeyh Mes’ud (Şıh Maksut)
Şanlıurfa’ya ne zaman geldiği belli değildir. Nişabur’dan Urfa’ya geldiği bilinmektedir. Türbesi ve tekkesi Şanlıurfa’nın güneyinde, Urfa Kalesinin de güney tarafına düşen tepenin üzerindedir. Mezarı bu türbenin içindedir. Devrinin alim ve mutasavvuflarındandır. Halk arasında “Şıh Maksut” diye yanlış tanınmaktadır. Asıl adı Şeyh Mes’ud’dur. Bu türbe hem bir ziyaret yeri etrafı ise bir mesire yeridir. Türbe Selçuk Mimari tarzında yapılmış olup, kubbesi yarı açık bırakılmıştır. Şeyh Mes’udun mezarı türbenin doğu tarafında bulunan eyvanın bodrumundadır. Normal olarak eyvanın için de tahtadan bir sanduka vardır ve üzeri yeşil bir kumaşla örtülüdür. Bu sandukanın içi boş olup evyanın altındaki bodrumda mezar bulunmaktadır. Burada beş mezar bulunmakta; bunlardan biri Şeyh Mes’ud’un, biri kız kardeşinin, diğer üç mezarda müritlerinin mezarlarıdır. Mezarların bulunduğu bu bodruma inecek bir kapı bulunmamaktadır. Şeyh Mes’ud tekkesinin içinde mescid, çilehâneler ve misafirler için ayrılan odalar bulunmaktadır. Hoca Ahmed Yasevi’nin halifelerinden biri olduğu sanılmaktadır. Nişabur’dan Anadolu’ya gelerek halka İslâmiyeti öğretmekle görevlendirilmiştir. Uzun yıllar Urfa’da müslümanlığa hizmet etmiş evliyadandır ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:24 | #96 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Bediüzzaman Ahmed El-Hemedâni
Bediüzzaman Ahmed el-Hemedâni hazretlerinin türbesi, kendi adını taşıyan mezarlığın ortasındadır. Türbenin üzerinde açık bir kitabe bulunmaktadır. Bediüzzaman Ahmet el-Hemedani hicri 1209 senesinde vefat etmiş ve bu türbeye defnedilmiştir. Halk tarafından devamlı ziyaret edilen türbenin etrafında birçok meşayıh ve ulema mezarı bulunmaktadır. Hacı Kermo Kadiri şeyhidir. Hacı Kermo diye şöhret kazanmıştır. Bu Kadiri Şeyhi’nin mezarı Harrankapı Kabristanındadır. Devrinin alim ve mutasavvuflarındandır. Hicri Zilkade 1234 (miladi Agustos 1819) senesinde vefat etmiştir. Asıl adı Haci Abdülkerim olan Hacı Kermo, aslen Bağdad’lıdır. Urfa’ya ne zaman geldiği bilinmemektedir. Mezarı halk tarafından ziyaret edilmektedir ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:24 | #97 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Yakup Kalfa
Onyedinci yüzyıl Kadiri şeyhlerindendir. Urfa’lı Şair Nâbi’nin şeyhidir. Türbesi Şanlıurfa kalesinin eteğinde ve Aynı Zeliha gölünün güney batısındadır. Türbesinin bulunduğu mahalleye “Yakupbiye Mahallesi” ismi verilmiştir. Şeyh Ali Dede Aslen Tunus’lu olan Şeyh Ali Dede, Şâzeliyye Tarikatı kurucusu Hasan Şâzeli Hz.’nin torunlarındandır. Doğum ve vefat tarihleri bilinmemektedir. Şeyh Ali Dede, muhtemelen 1600’lü yılların ilk çeyreğinde Tunus’tan İstanbul’a giderek Erenköy’e yerleşir, Şazeliyye adındaki tarikatını yayar. Daha sonra İstanbul’dan Urfa’ya gelir ve Halil-ür Rahman Camii’nin yanına yerleşerek buraya bir tekke yapar. Osmanlı Padişahı Sultan IV. Murad Han, 1639 yılında Bağdat Seferi’ne giderken Urfa’ya uğrar ve Şeyh Ali Dede’ye misafir olur. Urfa’dan ayrılırken Şeyh’e ve tekkesine hediyeler verir. Sultan IV. Mehmed Han, 30 Kasım 1651 tarihli bir berâat ile Şeyh’e, bugün Karaköprü olarak bilinen beldeyi bağışlar. Şeyh Ali Dede’nin torunlarına yakın zamanlara kadar ‘Halil-ür Rahman Şeyhi’ denilmiştir. Torunları ‘Eren’ ve ‘Felhan’ soyadlarını almışlardır. Türbe arasındaki iki küçük yeşil mezarın, Şeyhin küçük yaşta vefat eden Hasan ve Hüseyin isimli çocuklarına ait olduğu söylenir. Şeyh Ebu Salih Et-Balık Kurumu’nun hemen batısında olup önünden yol geçmektedir. Eski sur duvarları arasında bulunan mezarına birkaç merdivenle çıkılır. Halk arasında, Şeyh Abdülkadir Geylani Hazretleri’nin manevi evladı olarak tanınan Şeyh Ebu Salih’in asıl adı ve yaşadığı dönem bilinmemektedir. Halk tarafından ziyaret edilen Şeyh Ebu Salih’in, darda kalan müslümanların imdadına yetiştiğine inanılmaktadır. Arş Hoca Arş Hoca, 1930 yıllarında yaşamış evliyadan bir zattır. Türbesi Harrankapı Mezarlığı’ndadır. Türbesinin üzerindeki kitabesi çok bozuk olduğu için okunamamıştır. Türbe, Yavuz Selim İlköğretim Okulu’nun bahçesinde bulunmaktadır. Devamlı “Arş” diye bağırdığı için adı “Arş Hoca” olarak kalmıştır. Adının ne olduğunu kimse bilmez. Birçok kerameti olduğu söylenilmektedir. Şeyh Ebubekir Ulucami’nin doğu kapısı yanında bulunan türbesi, halk tarafından çok ziyaret edilmektedir. 17. yüzyılda yaşadığı bilinmektedir. Zamanın büyük evliyasından biridir. ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:25 | #98 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Dipsiz Ziyaret
Şehir merkezinin 5 km. kuzeyinde, Karaköprü beldesindedir. Çocukları olmayan gelinler, türbenin yanındaki ağaca bez parçaları bağlar. Dilekte bulunurlar. Ziyaretin yanında küçük bir göl vardır. Boztepe Ziyareti Bozova ilçesine bağlı Boztepe mıntıkasındadır. Baharda, Cuma günleri sıkça gidilen bir yerdir. Çocuk özlemi ile gelen kadınlar çoğunluktadır. Akbalık Hz. İbrahim’in ateşe düştüğü gölün kaynağında, beyaz bir balığın yaşadığı rivayet edilir. Dileği olan, bu balığa şeker ve üzerinde ayetler yazılı bulunan kağıt parçaları atar. Balık görünür ve atılanı yerse dilek kabul edilmiş sayılır ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:25 | #99 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Öküz Taşı
Şehir merkezinden 15 km. uzaklıkta, Kızlar Köyü’ndedir. Taş uzaktan bakıldığında oturan bir öküzü andırmaktadır. Velinin türbesi, bu taşın hemen bitişiğindedir. Türbe ziyaret edilir. İyileşmek için dua edilir. Debbağhane Şehir merkezindedir. Yıkılan türbenin kaybolmaması için üzerine bir şadırvan inşa edilmiştir. Yaramaz ve haylaz çocukları sükunete kavuşsun diye buraya getirirler. ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
26.04.09, 18:25 | #100 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Şanlıurfa Atasözleri Deyimleri ve Bilmeceleri
Uygarlığın Doğduğu Şehir: Şanlıurfa Halk Kültürü Şanlıurfa Atasözleri Deyimleri ve Bilmeceleri Birden fazla sözcüğün kısmen veya tamamen anlam kaybına uğrayarak meydana getirdiği deyim ile yüzyıllar boyu ulusal tecrübeyi özümleyerek taşıyan ve insanımıza üstü açık veya kapalı bir öğüt veren atasözünün, Urfa’daki yapısal ve anlamsal özellikleri Türkiye’deki diğer deyim ve atasözlerinden ayrı olarak düşünülemez. Ancak biraz doğmaca nedenleri, biraz fonetik özellikleri, varyant olarak değerleri, söz dokuları bakımından bir çeşitlilik gösteren Şanlıurfa atasözleri ve deyimleri incelendiğinde şu özelliklerle karşılanılır: I. Kuruluş Olarak Atasözleri ve Deyimler A. Atasözleri 1. Eylem cümlesi biçimindeki atasözleri: kimse bilmez, kim kazanır, kim yiyer, ehmak odır dünya üçın ğem çeker 2. Ad cümlesi biçimindeki atasözleri: Diş görmah yuhıdan soyradır. 3. Gizli ek eylem bildiren atasözleri: Him, him üstine; herkes bi din üstine. 4. Gizli yüklemli atasözleri: Etternan gezenin bırnı misten, karkanan gezenin bırnı pisten 5. Konuşmalı atasözleri: Tilkiye demişler, tavıh yayar mısan; demiş, hangi emriyizden geri kaldım. 6. Simetrik atasözleri: Hey densiz, sen olırsay bensiz, ben de olıram sensiz. B. Deyimler 1. Mastar biçimindeki deyimler: Cabda kalmah, kesip atmah, mığal almah. 2. Tamlama biçimindeki deyimler: Kılle kedeh, kermeli kavun, kelbı hülhüllü. 3. Cümle biçimindeki deyimler: Keyme ola, oğlını evere Gende başını bağladı, toyda gelin başı kaldı. II. Anlamlarına Göre Atasözleri ve Deyimleri 1. Olumlu olanlar: Evini icara veren, elini yere verir. Atların yerine itleri bağlamışlar. 2. Olumsuz olanlar: Kaynayan kazan kapah tutmaz Hecı ‘emmı ‘ecele işi sevmez. 3. Emir bildirenler: Sen dorğı ol, egri bulır belasını Hele bah, çıharda yağmur yağiy mi? 4. Soru bildirenler: Hırhıza kapı taka ne? Gözüme mi sohım? 5. Dilek-istek bildirenler: Kor bazara varmasın, bazar kôrsız kalmasın Adam yimiye içmiye, üziye baha.... ww.uydulife.tv
__________________
|
|||||||||
Bookmarks |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|