13.04.09, 03:03 | #11 |
Kars Selim İlçesi
Kuruluş yılı kesin olarak saptanamayan ilçenin ismi konusunda çeşitli söylentiler içinde en yaygın olanı yörede Malakan denilen Beyaz Ruslar tarafından Nova Selim olarak adlandırıldığıdır. Selim 30 Eylül 1920’de Şehit Yüzbaşı Reş Balkanlı komutasındaki askeri birlik tarafından Ermeni işgalinden kurtarılmıştır. Cumhuriyetin ilanının ardından 1957 yılına kadar Sarıkamış ilçesine bağlı bir nahiye olarak kalmış, bu yılda çıkarılan 7033 sayılı özel kanunla ilçe statüsü kazanmıştır. İlçemiz Doğu Anadolu bölgesinin en yüksek yaylaları üzerinde yer alır. Erzurum’un kuzeyinden Çıldır Gölüne kadar uzanan Allahuekber Dağları ile Kızılgedik Dağları ilçemizin kuzeyinde uzanmaktadır. Güneyinde Aladağ-Akbaba Dağı ve Karanlık Dere, Batıda Sarıkamış ormanları ile Kumru Dağı ve Doğuda Kars Ovası ile çevrilmiştir. Doğusunda Kars İli, Batısında Sarıkamış ilçesi, Kuzeyinde Göle İlçesi, Güneyinde Kağızman ilçesi bulunmaktadır. İlçe 1011 km2 yüz ölçümüne sahiptir. Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği ise 1830 m’dir. Yörenin genelinde olduğu gibi burada da sert bir kara iklimi görülmektedir. İlçenin 52 köyünün yanı sıra, ilçe merkezinde 3 adet mahalle vardır. 1957 yılında ilçe statüsünü kazanan Selim Merkezinde Cumhuriyet, Çarşı ve Köprübaşı olmak üzere üç mahalle mevcuttur. İlçe, eski Kars-Sarıkamış yolu üzerinde yaklaşık 5 Km'lik bir şerit halinde yerleşmiştir. İlçemize bağlı 52 köy mevcuttur. Köy yerleşim yerleri yüksek düz ovalar üzerindedir. Bunun dışında bazı köylerimiz çevredeki dağların ovaya bakan yamaçlarındadır. İlçemizde tarım ve hayvancılık büyük öneme sahiptir. Tarım ve hayvancılıkta zengin potansiyele sahip olunması sosyal hayatta refah seviyesini de yükselmektedir. İlçe merkezi ve köylerde konutlar genel olarak taş duvar veya yığma biçiminde yapılmış olup, üstleri sac ya da toprakla örtülmüştür. Sert iklim yapısı düşünülerek duvarların genişliği yanında ısı izolasyonu sağlamak amacıyla küçük pencereler bırakılmıştır. Konutların oturma alanları da aynı nedenle küçük tutulmuştur. Ancak ilçe merkezinde son yıllarda modern betonarme yapıların oranı süratle artmaktadır. İlçemiz eğitim-öğretim açısından ileri seviyede bulunan Kars bölgesinin özelliklerini yansıtmaktadır. İlçe merkezinde olduğu kadar köylerde de okumaya karşı giderek büyüyen bir eğilim görülmektedir. Eğitim ve kültürün gelişmesi ve haberleşme araçlarının her yere ulaşması neticesinde sosyal yapı değişmektedir. 2000–2001 eğitim-öğretim yılında öğrenci azlığı nedeniyle Koşapınar, Oluklu, Çaybaşı ve Yassıca ilköğretim okulları kapalı bulunmaktadır. İlçemizde toplam 5333 öğrenciye 198 öğretmenle eğitim verilmekte olup, bunlardan 1497 öğrenci ve 53 öğretmen ilçe merkezinde, kalan 3836 öğrenci ve 145 öğretmen köylerde bulunmaktadır. Halen ilçemiz merkezinde 288 öğrenci kapasiteli pansiyon hizmete vermekte olup, burada 216 öğrenciye yemek verilmektedir. 8 taşıma merkezimiz bulunup, 24 köy okulu öğrencilerinin 6,7 ve 8. sınıfları bu merkezlere taşınmaktadır. İlçe Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu’nca 2005–2006 öğretim yılında giyim, makine nakısı, halı, trikotaj, arıcılık, bilgisayar, saz-bağlama, folklor, atletizm, el sanatları, kalorifer ateşleyiciliği, fen liselerine hazırlık, üniversite hazırlık, okuma yazma gibi eğitici ana dallarında kurslar açılarak toplam 871 kursiyer eğitime tabi tutulmuş olup toplam 610 kişiye sertifika verilmiştir. Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu kursları devam etmektedir. Hayvancılık aile ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapılan ekonomik bir faaliyet durumundadır. Önceden küçükbaş hayvancılık yapılıyorken yaylanın satılması, ekonominin bozulması ve hayvanlara salgın hastalık bulaşması nedeni ile yok denecek kadar azdır. Çok az sayıda olmakla birlikte keçi beslenmektedir. Bu yüzden büyük baş hayvancılık önem taşımaktadır. İlde et ve et ürünleri alanında faaliyet gösteren firmaların azlığı canlı hayvan ticaretine ağırlık verilmesine neden olmuştur. İklim şartlarının elverişsizliği, yörenin yüksek rakımlı olması, toprağın ekonomik özellikleri, sulama imkânlarının yeterli olmaması gibi sebeplerle sadece tarla tarımı yapılabilmektedir. Üretim bakımından buğday ve arpa ilk sırada gelmektedir. Çok az miktarda hayvan yeminde kullanılmak üzere yonca ve fiy ekilmektedir. Bahçe geleneği yoktur. Arpadan hayvan yemi, buğdaydan un yapılmaktadır. Kümes hayvanlardan kaz ve tavuk sayı olarak en önemli türleridir. Kazlar soğuk iklim şartına dayanıklı olduğundan tercih edilmektedir. Kazcılık ailenin et ihtiyacını karşılamaya yöneliktir. Yetiştirilen kazlar karın yere ilk düşmesi ile birlikte kesilerek etleri kurutulup kışlık et ihtiyacını karşılamak üzere saklanır. Kaz tüylerinden yastık yapılır. ww.uydulife.tv
|
|
13.04.09, 03:04 | #12 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Sarıkamış İlçesi
Türk, yeşili sever diye, yeşil murattır diye, Tanrı bol vermiştir, yeşili bu diyara; Türk beyaza aşıktır diye, şehitler beyaz giyinir diye, yarı yılı hep beyazdır, buradaki dağların. Türk toprağı, şehit kanı, kafir kanına doymuştur diye çiçekleri al al, insanları sıcak kanlı, konuk sever ve sevecendir, Sarıkamış'ın. Sarıkamış Doğu Anadolu Bölgesinde, Erzurum-Kars bölümü içerisinde yer alır. Yöre iki sırtın yamacıyla, bu iki yamaç arasındaki çukur alanda oluşmaktadır. Adı 16. yüzyıl Osmanlı Tahrir defterlerinde `Sarıkamışlı Türkmen oymağı' adıyla anılır. Sarıkamış'a adlarını veren Türkmen boyu Hazar gölü doğusunda (Sarıkamış) çukurundan geldikleri rivayet edilir. Ayrıca Sarıkamış ilçesinin batı kuzeyinde ki, küçük dağ köyü Sarıkamış'a Osmanlı Tahrir defterinde `Sarıkamuşlu' olarak ifade edildiği görülmektedir. Halk etimolojisine göre, burada önceleri yetişen sarı sazlık veya kamışlıktan adını aldığı da iddia edilir. Yüzölçümü 1751 km2, yükseltisi 2225 metredir. Karasal>iklimin karakteristik özelliği görülür. Altı ay kar, sekiz ay don ve buzlanma olur. Sarıkamış İlçesinin tarihi M.Ö. devirlere kadar uzanmaktadır. 11. Yüzyılda Sultan Alparslan tarafından Bizans hakimiyetinden alınarak Selçuklu hakimiyetine, 1534 Yılında da Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı hakimiyetine giren ilçe bu dönemde Kars Eyaletine bağlı bir Liva idi. 1828 ve 1855 yıllarında iki defa Rus işgaline uğrar ancak, 1829 Edirne ve 1856 Paris Antlaşmaları ile yeniden Osmanlı hakimiyetine girer. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda 40 yıl süre ile Rus işgali altında kalan Sarıkamış, 29 Eylül 1920?de Rus işgalinden kurtarılarak 3 Aralık 1920 tarihli Gümrü Antlaşması ile yeniden Türk hakimiyetine girmiştir. İlçenin yakın tarihimizde de önemli izleri bulunmaktadır. 1. Dünya Savaşında, Enver Paşa komutasındaki Türk Ordusunun 1915 kışında aşmak istediği Sarıkamış Allahuekber Dağlarında bazı kaynaklara göre 60 bin, bazı kaynaklara göre de 90 bin Mehmetçik soğuktan donarak şehit olmuştur. Bu talihsiz olayda şehit olanların anısına Kars-Sarıkamış karayolu üzerinde yaptırılan ?Şehitler Anıtı? Sarıkamış?ın yakın tarihimizdeki acı ve unutulmaz izlerini yansıtmaktadır. "Yıllarca savaş alanı olmuş, unutulmaz acıları bağrında saklamış ancak Türklük ve milli benliğinden asla taviz vermemiş olan Sarıkamış'a gereken önem Cumhuriyet'in ilanı ile verilmeye başlanmıştır. O günden bu güne devam eden bir gelişme ile Sarıkamış doğunun en mutlu, tarihi kadar görkemli doğası ile turizm cenneti olma yolunda ilerlemeyi gaye edinen doğunun en şirin ilçelerinin arasında, belki de başında sayılma mutluluğuna erişmiştir" Sarıkamış, Ülkemizin doğu Anadolu Bölgesinde yer alan, Doğusunda Selim ve Kağızman, Batısında Şenkaya ve Horasan, Güneyinde Horasan ve Eleşkirt, Kuzeyinde ise Selim ve Şenkaya İlçe sınırları ile çevrili, ortalama yüksekliği 1500-2000 metre olan yüksek bir plato durumundadır. En yüksek dağı 3138 metre rakımlı Aladağ? dır. Aladağ? ı 2909 metre rakımlı Süphan Dağı, 2835 metre rakımlı Balıklı Dağı, 2599 metre rakımlı Kösedağı, 2634 metre rakımlı Çıplakdağ ve 2849 metre rakımlı Soğanlı Dağı takip etmektedir. Başlıca akarsuları Aras Nehri, Kars Çayı, Zivin ve Keklik Dereleri?dir. Akarsuların akışlarının düzensizliği ve derin vadileri takip etmelerinden dolayı sulamada fazla kullanılmamaktadır. İlçenin yüzölçümü 1732 km2 olup, 30 bin hektarlık alanı Sarıçam ormanları ile kaplıdır. İlçenin kadastrosu yapılmadığından tarım arazilerinin miktarı bilinmemektedir. Karasal iklime sahip olan Sarıkamış?ta kışları çok soğuk ve sert, yazlar ise serin geçmektedir. Kış aylarının 7-8 ay devam ettiği ilçede en yağışlı ay Mayıs, en kurak ay ise Aralık?tır. Kar yağışı ortalama 1-2 metre olmaktadır. İlçemiz; 29.519 Hektar Normal Koru, 8.128 Hektar bozuk koru olmak üzere toplam 37.647 Hektar koru ormanına sahiptir. Ayrıca 213,5 Hektar bozuk baltalık olmak üzere 37.860,5 Hektar Ormanlık alana sahiptir. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:04 | #13 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars,kagızman ılcesı
Kars ilinin bir ilçesidir. Nüfusu 50 bin civarıdır. Kars'a 70 km, Erzurum'a 150 km mesafededir. Halkın geçim kaynağı hayvancılık ve bahçeciliktir. Önemli bir gelir kaynağı da arıcılıktır. Kafkas ırkı arılardan elde edilen kağızman balları çok değerlidir. Tamamen organik yöntemlerle üretilmektedir. Merhum Hacı Ahmet DOKUYUCU arıcılığın gelişimine önemli katkılar sağlamıştır. Kayısısı,Duttan yapılan Pestili ve pekmezi meşhurdur.Ayrıca çeçil peyniri ilçenin adını duyurması itibariyle mühimdir. Kişniş, Tarhun ve Reyhan otları yöreye has olup, bütün dünya da kullanılmaktadır. Çamuşlu Köyünde kaya resimleri, Çengilli Köyünde Çengilli Kilisesi, Tunçkaya Köyünde Keçivan Kalesi (tek girişi olan ilk kale)'si ve birçok kefedilmemiş tarihi ve eserleri vardır. Konu ile ilgili olarak Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğrencisi Meltem DOKUYUCU tarafından "Başlangıçtan Urartuların Sonuna Kadar Kağızman ve Çevresinin Tarihi" konulu bitirme tezi merhum Doç. Dr. Mahmut PEHLİVAN danışmanlığında hazırlanmış ve bilim aleminin hizmetine sunulmuştur. İlçede ilköğretim okulları ve Anadolu Lisesi ve Kağızman Lisesisinin yanısıra Kafkas Üniversitesine bağlı Kağızman Meslek Yüksekokulu bulunmaktadır. Kötek, Bayam, Kesiköprü, Toprakkale'nin bağları ve bahçeleri meşhurdur. Iğdır'dan hareket eden şehirler arası otobüs firmaları ile ülkemizin önemli merkezleri olan İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Bursa, Antalya ve diğer yerlere her gün düzenli ulaşım sağlamak mümkündür. İlçemizin en önemli eksikliği Sağlık alanında hizmet verecek yeterli uzman hekim ve donanımlı bir hastanesinin olmamasıdır. Özellikle kalp ve damar hastalıklarının yaygın olduğu yörede kalp-damar ya da kardiyoji uzmanlarının ve ya gerekli tıbbi araçların bulunmaması acil müdahale anlamında sıkıntıları beraberinde getirmektedir ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:04 | #14 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Arpaçay İlçesi
Arpaçay ile Kars’ın müşterek bir tarihi vardır. Kars İli’nin M.Ö’ye varan bir tarihi vardır. Kars’ın bilinen en eski sakinleri Orta Asya’dan gelme Hurrilerdir. Hurriler M.Ö 2000 yıllarında Kars Bölgesine yerleşmişlerdir. Van Bölgesinde bulunan Urartu Krallığı Hurrilerin hakimiyetine son vererek Kars’ı kendi hakimiyeti altına alarak 250 yıl ellerinde bulundurduktan sonra kur- aras boylarına yerleşmiş bulunan İskitlerin eline M.Ö 668 yılı…klerden kaldığı sanılmaktadır. Kars M.S V.yy’da Arsaklılar’ın elinde kaldıktan sonra uzun bir süre Sasani Bizans ve İslamlar arasında el değiştirmiştir. Bu durum VL yy. başlarına değin devam eder. 1064 yılında Alpaslan’ın Anı ve Kars’ı zaptetmesi ile bu bölgenin çehresi birden değişmiştir. Kars’daki ilk Türk Sanat eserleri bu zamanda yapılmaya başlamıştır. Gerçekten Kars Türk Beyliklerinin elinde çok değişti. Ne var ki, bu değişme aynı hızla devam etmeyerek 1153 yılında Kıpçak-Gürcü akıncıları tarafından işgal edilerek yapılan eserler tahrip edildi. Batı Anadolu Osmanlı Devleti güç kazanırken Kars sırasıyla Celayir Oğulları,Timur Oğulları,Karakoyunlular ve Akkoyunlular gibi Türk ve Türkmen Beylerinin eline geçti. Her ne kadar Yavuz Sultan Selim Tebriz dönüşünde Kars’ı ve Arpaçay’ı ülkesine katmışsa da kesin olarak 1534 yılında Kanuni Sultan Süleyman zamanında Osmanlı İmparatorluğu’na katılabildi.1534’den 1877 yılına dek Kars ve kazaları Osmanlılar’ın elinde kaldı.Bundan sonra 17.-18. yy. da İranlılar tarafından işgal edilmişse de varılan anlaşma ile İranlılar bölgeden çekilmişlerdir. İran saldırılarından kısa bir müddet sonra Rus saldırıları baş gösterdi. .Ruslar ilk denemeyi 1807 yılında Tiflis üzerinden yaptılar. Fakat bu saldırı Türkler tarafından başarısızlığa uğratıldı. Ruslar bu yenilginin acısını 1828 yılında Kars’ı almakla çıkardı. Fakat Ruslar 1 yıl kalabildiler,1855 yılında yeniden Kars ve İlçelerine hücum eden Rus orduları bozguna uğratılırken şehire başarısından dolayı Gazi unvanı verilmiştir. Bu zaferden kısa bir süre sonra şehirde beliren açlık,hastalık ve soğuk yüzünden Kars ve İlçelerini halk Ruslara bırakmak zorunda kalmış ise de 1856 yılında Paris Anlaşması ile alınmıştır. 1877 yılında Ruslar yeniden hücum ettiler. Bu hücumları Gazi Ahmet Muhtar Paşa kısa bir süre durdurduysa da cephane ve asker yardımı gelmeyince Ruslar şehire girdiler.Kars ve İlçeleri 1878 den 1918’e kadar Rusların elinde kaldı.Bu kırk yıl içinde halkı göç etmeye ve Türkleri şehirden göç ettirmeye çalışan Ruslar gidenlerin yerine Rus,Ermeni ve Yahudileri getirerek yerleştiriyorlardı. Bu kırk yıllık esaret devresi bitince kısa bir süre şehir elimize geçtiyse de 1.Dünya Harbi’nin sonunda imzalanan Mondoros Mütarekesi ile Kars kendi kaderi ile baş başa bırakıldı. Bu durum İstiklal Savaşı’nın başlamasına dek sürdü. Kazım Karabekir Paşa kumandasındaki ordu 30 Ekim 1920’de bir daha ayrılmamak üzere Kars’ı ve İlçelerini Türkiye’ye kazandırdı. İlçemiz 1927 yılında birleştirilen Şöregel (Kızılçakçak) ile Zerşat kazalarına,doğusundan geçen (Arpaçayı) na göre verilen resmi adıdır. Tanrı dağları batısında Isığ Gölü çevresinde (Arpasuyu) bölgesinden gelme (Arpalı) adı Türk Boylarından kalmadır. 16.yy. Osmanlı Sayım Defterinde Arpaçay Suyu ile bunun kaynağı olan Arpalı Gölü çevresine (Arpalı) denmesi de bu yüzdendir .Arpalı diye anılan Türk Boyu’ndan hatıra kalan Arpaçayı adı 1927 de Devletçe Arpaçay’a çevrilmiştir. İlçemiz Osmanlı İmparatorluğu zamanında Zarşat Sancağı ile Kars İli’ne bağlı iken 1877-1918 yılları arasında Rus İşgali altında kalmıştır. 1927 yılında yeniden düzenlenen teşkilata göre Zarşat sınırından geçen Arpaçayı nehrine izafeten Arpaçay adını almıştır. 30 Ekim 1920’de Kars ve İlçeleri Türkiye’ye kazandırıldı.3 Kasım 1920’de de Arpaçay’da Rus askerleri sınır dışı edilerek eski Zaruşat olan Arpaçay’da üç gün sonra hürriyetine kavuştu. Hürriyetinin ardından sıra yerleşmeye gelmiştir. Azerbaycan ve Kafkas ellerinden Azeriler ve Karakalpaklar (Terekemeler), Erivan’dan Kürtler, Kars ve yöresinden Yerliler yerleşmiş olup kendi örf ve adetlerine bağlı kalmakla birlikte aralarında uyum sağlamışlardır. Arpaçay İlçesi, Doğusunda Ermenistan toprakları ve Akyaka İlçesi,Güneyinde Kars İli bulunmakta olup, Kuzeyinde Çıldır İlçesi ve Batısında da Susuz İlçesi toprakları ile çevrilidir.Ermenistan ile sınır hattımız 10 Km’ dir. İlçenin alanı 605 m2 olup,yüksekliği 1675 metredir. İklimi Karasal karakter gösterir. Yazın ortalama sıcaklık 19.7 C ,kışın ortalama -4.3 C’dır. Kar yağışında ortalama kar kalınlığı ilçe merkezinde 42 cm olmakta,yağmur ise m2’ye 30-40 kg arası düşmektedir. Arazi az dalgalı olup, küçük çaplı tepeler vardır. İlçe hudutlarından geçen Kars Çayı’ndan başka bir kısmı İlçe sınırlarımızda kalan Çıldır Gölü’nden akan Telek Suyu bulunur. Arpaçay Merkezi, Koçköy Beldesine ait yayla olup ve 7 Köy hariç bütün köylerimizin yaylası vardır. yaylalar, Kısır Dağı, Gökdağ eteklerinde ve Mişko adı verilen yerdedir. 3 köyümüzün yaylası ilçemiz hudutları dahilinde olmayıp,birisi Susuz İlçesi ikisi de Kars Merkez İlçe hudutları dahilindedir 2000 Yılı kesin olmayan sayım sonuçlarına göre İlçe Nüfusunun genel toplamı 24.995 Kişi olup, bu nüfusun 4.453’ü İlçe merkezinde, 1.830’i Koç köy beldesinde olup, kalan 18.712’i köylerde yaşamaktadır. Nüfusun % 49.88‘u erkek,% 50.12'sii kadındır. 1990 sayımına göre İlçe Nüfusu 32.272 olup, İlçe Merkezinin nüfusu 3.212 dir. Arpaçay ilçesinin merkezle birlikte 2000 Nüfus sayım sonuçlarına göre %034,68 azalma görülmektedir.. İstanbul, Ankara, Bursa gibi büyük illere göç edilen illerden önemli olan bir kaçıdır. İlçemize bir belde ve 47 köy bağlıdır. Merkez Belediyesinden başka Koçköy Kasabasında da Belediye teşkilatı vardır. İlçe Belediyesinin kuruluşu 1927, Koçköy Belediyesi’nin kuruluşu ise 1972 yılında olmuştur. İlçe merkezi ve köylerin yerleşimi genellikle toplu ve düzlük olmakla beraber Akmazdam, Dağköy, Kardeştepe, Taşbaşı, Taşlıağıl, Melikköy, Karakale, Hasançavuş, Kıraç, Bacıoğlu ve Çıldır istikametindeki 8 köyümüz dağlık karakter gösterir. 21 Kasım 1997 tarih ve 97/48293 sayılı müşterek kararname ile Çıldır ilçesine bağlı 8 köy ilçemize bağlanmış ve 40 olan köy sayısı 47 e çıkmıştır. İlçemizde teşkilatı bulunan Genel İdare Kuruluşları şunlardır: Milli Eğitim Müdürlüğü, Tapu Sicil Müdürlüğü,Nüfus Müdürlüğü,Mal Müdürlüğü,Tarım İlçe Müdürlüğü, Müftülük, Adliye,Askerlik Şubesi,Sağlık Grup Başkanlığı,İlçe Jandarma Komutanlığı,İlçe Emniyet Amirliği,Posta İşleme Müdürlüğü,Türk Telekom,Meteoroloji Müdürlüğü,TEAŞ Müdürlüğü,TEDAŞ Başmühendisliği,Özel İdare Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Bakımevi ve Karayolları Bakımevi bulunmaktadır. İlçemizde Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü ile Halk Kütüphanesi henüz kurulmamıştır. Nüfus,Yazı İşleri,Özel İdare,Posta İşleme,Meteoroloji Müdürleri ile TEDAŞ Başmühendis Vekili Lise mezunu olup,diğer birimlerin amirlerinin hepsi yüksek tahsillidir. Resmi Kurumlardan Kaymakamlık Büroları,Mal Müdürlüğü,Tapu Sicil Müdürlüğü , Adliye ve Nüfus Müdürlüğü Hükümet Konağında,diğer kuruluşlar kendi binalarında hizmet vermektedir. İlçemiz ve köylerinde genel olarak taş yapı ve üzeri toprak olan ev tipi hakimdir. İlçe merkezi kasabasında yüzdesi düşük olmakla beraber betonarme yapı vardır. Resmi binalar dışında çatılı binaya az rastlanır. Yurt dışında işçi olan köylerimizde modern yapılara rastlamak mümkündür. İlçemizde görev yapan Kamu görevlileri çoğunlukla Belediye ve kendi kuruluşlarına ait lojmanlarda kalmakta ise de,atanan Kamu görevlileri ve vatandaşlar için kiralık ev bulmak çok zordur. İlçemizde Kızılay Derneği ve THK gibi sosyal amaçlı derneklerle birlikte toplam 11 adet dernek olup,bunların hemen hemen hepsi okul ve Cami dernekleridir. İlçe Merkezinde 1 Otel,1 Çay bahçesi,3 Lokanta,4 Kasap,küçük çaplı bakkal dükkanları ve 10 tane Kahvehane vardır. İlçemizde herhangi bir Spor kulübü yoktur. Standartlara uygun olmayan 1 futbol sahası dışında herhangi bir spor tesisi yoktur. Anavatan Partisi, Doğruyol Partisi Cumhuriyet Halk Partisi,Demokratik Sol Parti,Milliyetçi Hareket Partisi,Sadet Partisi,Ak Parti’nin İlçe Teşkilatları kurulmuştur. İlçemizde Kütüphane,Sinema,Tiyatro,Kültür Sitesi yoktur. İlçemizde her yıl 3 Kasım günü Kurtuluş Günü olarak kutlanır. İlçemiz köylerine ait yaylalardan Dağköy, Carcı, Gönülalan, Melikköy, Meydancık, Değirmenköprü ve Çıldır istikametindeki köylerin yaylaları Iğdırlı hayvancılara kiraya verilir. İlçemizin tipik geçim kaynağı Tarım ve Hayvancılık olup,Mer’a ve Yayla ihtilafları çok sık görülür. Birinci etap sulama kanalları ve doğal sulama imkanları olmasına rağmen İlçe Halkı genellikle tahıl ve ot tarımı yapmakta , sebze üretimini yerli halktan arazileri kiralayan Artvinliler yapmaktadır. Son yıllarda pancar üretimi de gelişmiştir. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:05 | #15 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
İlçemizde HES hariç herhangi bir sanayi kuruluşu yoktur. Küçük çaplı oto tamiri ve kereste işlemeciliği yapan atölyeler bulunur.
Başta Koçköy Beldesi olmak üzere hemen, hemen bütün köylerimizde geleneksel Kafkas Halıları dokunmakta ve büyük şehirlere pazarlanmaktadır. Köylerimizdeki süt üreticileri örgütsüz olup,mevsimlik olarak kurulan ve gayri sıhhi ve ilkel şartlarda üretim yapan mandıralar sütü sezon başında,o günkü fiyatla peşin almaktadır. İlçemizin Kars İli’ne uzaklığı 39 Km olduğundan genellikle sosyal ve ekonomik ihtiyaçlar İl Merkezinden karşılanmaktadır. İlçemizin Aile yapısına bakıldığında Ataerkil Aile yapısı dikkat çeker. Çocuk sayısı 6- 8’dir. Çok eşliliğe rastlanır. Başlık istemeyle birlikte kız kaçırma olaylarına sık, sık rastlanır. İlçemize bağlı toplam 47 köy ve bir beldede 51 İlköğretim Okulumuz vardır. İlçe Merke- zinde bulunan YİBO,Atatürk ve 3 Kasım İlköğretim okulları ile beraber toplam 54 İlköğretim okulu bulunmaktadır. Ayrıca 1 Genel Lise ve bu liseye ait 200 kişi kapasiteli olup halen 100 kişilik kapasite ile çalışan 1 pansiyon bulunmaktadır. Bu okullarımızın yapımına Cumhuriyetin ilk yılları olan 1925 yılında Değirmenköprü köyünde başlanmış,daha sonra sırayla tüm köylerimize okul yapılmıştır. Şu anda okulu olmayan hiçbir köyümüz yoktur. İlçemizde okuma-yazma oranı % 98 olarak tespit edilmiştir. Okullaşma oranı % 100. İlçe merkezinde Arpaçay Lisesi 1968 yılında,YİBO 1976 yılında,Merkez Atatürk İlköğretim Okulu 1937 yılında,3 Kasım İlköğretim Okulu 1987 yılında açılmış ve halen eğitim ve öğretime devam etmektedir. 16 Ağustos 1997 tarih ve 4306 Sayılı Kanunla kabul edilen 8 yıllık kesintisiz zorunlu İlköğretim uygulamasına 1997-98 Eğitim-Öğretim yılından itibaren başlanmış,bu doğrultuda: a) 1997-98 Öğretim yılından itibaren İlçemize bağlı Tomarlı,Kuyucuk ve Koçköy Beldesinde bulunan ilkokullar ile bağımsız ortaokullar birleştirilerek İlköğretim Okuluna dönüştürülmüştür. b) İlçe Merkezinde bulunan Atatürk İlkokuluna ek derslik yapılarak İlköğretim okuluna dönüştürülmüştür. c) İlçemize bağlı Koçköy Beldesinde bulunan Gazi Ahmet İlkokulunun fiziki yapısı uygun olduğundan İlköğretim Okuluna dönüştürülmüştür. 1996-97 Eğitim-Öğretim yılında köy ilkokullarından mezun olan öğrencilerimizin bir kısmı yukarıda bahsedilen okullara yerleştirilmiş,diğerleri de merkezde bulunan Arpaçay Lisesi pansiyonu ile YİBO’na yerleştirilmiştir. Pansiyonda kalan öğrenciler Atatürk İlköğretim Okulunda öğrenimlerine devam etmektedir. Arpaçay Merkez Sağlık Ocağı, Koçköy Sağlık Ocağı,Kuyucuk Sağlık Ocağı, Gönülalan ve Doğruyol Sağlık Ocağı olmak üzere 5 adet Sağlık Ocağı ve 17 adet Köy tipi Sağlık evi bulunmaktadır. Sağlık hizmetleri toplam 7 Doktor, 2 Sağlık Memuru, 6 Hemşire, 14 Ebe, 1 Laboratuar Teknisyeni ile yürütülmektedir. İlçe Merkezinde 1 adet Eczane bulunmaktadır.2 tanesi merkez Sağlık Ocağında,ötekisi Koçköy Sağlık Ocağında olmak üzere 3 tane Ambulans vardır. İl Merkezinin yakın olması nedeniyle ilçe halkı genellikle il merkezindeki Devlet Hastanesi ve Doğumevine gitmektedir. İlçemiz ekonomisinin karakteristik özelliği tarım ve hayvancılıktır. İlçemizde 2001 yılı itibariyle ilçedeki çiftçi aile sayısı 4100 olup, 41.024 adet B. Baş,86.897 adet K. baş hayvan varlığı mevcuttur. Son beş yıl içinde hayvan varlığı kültür ve melez ırklar açısından gelişim gösterirken 1995 yılında başlayan canlı hayvan ve et ithalatı uygulaması ilçemizde de yankısını göstermiş ve hayvancılığı olumsuz yönde etkilemiştir. Süt işletmeciliği geleneksel, aile tipi mandıracılık şeklinde değerlendirilmekte olup 2001 yılı verilerine göre 25.276 ton süt üretimi gerçekleştirilmiştir. İlçemizde mer’a ya dayalı besicilik yapıldığından kuzular 8 aylık , sığırlar 18 aylık iken ya kesilmekte ya da besicilik yapanlara satılmaktadır. İlçemizdeki tarımsal üretim çoğunlukla hayvancılığı desteklemek için yapılır. Bu nedenle tahıl ve ot üretimi çoğunluktadır Sulamayla birlikte pancar ekimi yaygınlaşmaya başlamıştır. İlçe ekonomisinde hayvancılığın payı % 65-70 tarımın payı ise %30-35 seviyesindedir. İlçemizde tarım ve hayvancılıkta örgütlenme olmayıp ,aile işletmeciliği şeklinde üretim yapılmaktadır.3 Adet Tarım Kredi Kooperatifi ve toplam 50 adet fenni ahır bulunmaktadır. İlçemiz ekonomine katkıda bulunan bir diğer faktör de halıcılıktır. İlçemiz genelinde hemen, hemen her köyde Kars halısı dokunmaktadır. Kars halıları geleneksel Kafkas motifleriyle ve tamamen doğal boyama yöntemi kullanılarak dokunur. M2 si 230-250 milyon lira arasında değişmektedir. Ancak köylülerin aile ve hayvanları için gerekli olan nakit para ihtiyaçları nedeniyle başta İstanbul olmak üzere bölgeye gelen tüccarlar halıları yok pahasına satın almaktadır. İlçemizde sanayi kuruluşu olarak bir tek Çıldır Hidro Elektrik Santralı bulunmaktadır. 3 adet ünite mevcut olup 3X5 =15 MW gücündedir. İlçemizde banka şubesi olarak yalnızca T.C Ziraat Bankası mevcuttur. İlçemizde toplam tarım alanı 265 391 dekardır. Bu alanın toplam 14 500 dekarlık kısmı sulanmaktadır. Arpaçay merkez, Okcuoğlu,Telek köylerinde toplam 9300 dekarlık alan D.S.İ kanallarıyla sulanmakta kalan 4200 dekarlık alan ise çiftçilerin kendi imkanlarıyla sulanmaktadır. 4100 hane çiftçilikle iştigal eder ve 650 adet traktör mevcuttur. İlçemizde 9 adet kurumlar,57 adet gelir ve 212 adet ***ürü vergi mükellefi olup vergi tahsilat oranı ekim ayı itibariyle %89 dur. İlçemizin Kars merkezine uzaklığı 39 km dir. Komşuları Çıldır ilçesine 46 km, Akyaka 45 km, Susuz ise 27 km uzaklığa sahip olup, yol durumu asfalttır. Köy yolu ise genel olarak stabilize olup, sadece karayolları ağı üzerinde bulunan köy yolları asfalttır. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:06 | #16 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Akkaya İlçesi
Kızılçakçak adı ile bilinen ilçemiz 1534 yılında Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından feth edilerek Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmıştır.1877-1878 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu ile Çarlık Rusyası arasında çıkan halk arasında 93 Harbi adı ile bilinen savaşa kadar Osmanlı İmparatorluğu sınırları içerisinde kalan ilçemiz bu savaş sonrasında Çarlık Rusyası işgali altında kalmıştır.1914 yılında çıkan 1.Dünya Savaşı sonlarına doğru 1917 yılında Çarlık Rusyasında vuku bulan Bolşevik ihtilali sonrasında rejim değiştiren Rusya S.S.C.B. adını alarak topraklarımızdan çekilmiştir.1917 yılından sonra Ermeni işgali altında kalan topraklarımız, 3 Kasım 1920 tarihinde Kazım Kara Bekir Paşa komutasındaki Türk orduları tarafından kurtarılarak tekrar Türk topraklarına katılmıştır. 1922 ve 1926 yılları arasında ilçe teşkilatı olan Akyaka 1926 yılında Arpaçay ilçesine bağlanmak sureti ile Bucak idari birimine dönüştürülmüştür.1961 yılında Ülkemiz genelinde yapılan isim değişikliği sırasında ilçemiz Kızılçakçak ismini değiştirerek bugünkü ismi olan Akyaka adını almıştır.4 Haziran 1972 yılına kadar muhtarlıkla idare edilen Akyaka Bucağı yapılan ara seçimler ile belediye teşkilatına kavuşmuştur. 19.06.1987 tarihinde kabul edilen 3392 sayılı 103 yeni ilçe kurulması ile ilgili kanun kapsamına alınarak 29 Temmuz 1988 gün ve 3392 sayılı kanun gereğince mülki taksimat yapılarak Akyaka İlçesi olarak idare yapısına kavuşmuştur ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:06 | #17 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Tarıh Oncesı
1941-1942 yıllarında Kars'ta yedek subay olarak görev yapan İsmail Kılıç KÖKTEN, bu dönemde ilimizde tarih öncesine ait araştırmalar yapmıştır. İ.Kılıç KÖKTEN'in yönetimindeki bu çalışmalar ile Kars bölgesi kültür tarihinin, komşu bölgelerde olduğu gibi Alt-Paleolitik Döneme değin uzandığı kanıtlanmıştır. Kars yöresinde avcı-toplayıcı Paleolitik Dönem insanlarından günümüze kalan buluntular yeryüzündeki en eski kültürlerden birisinin bu yörede olduğunu göstermektedir. Paleolitik Dönem • Alt Paleolitik Dönem Bu döneme ait buluntuların ele geçtiği yöreler şunlardır: Susuz ilçesi, Cilavuz Dere düzlüklerinde ve Kars Platosu'nda, şölyen-aşölyen tipte işlenmiş ve Alt Paleolitik Döneme tarihlenen bir el baltası; Ağzıaçık (Azacık) Suyu'nun batısındaki düzlüklerde oval çevreli , iki yüzü çok güzel işlenmiş, ucundan biraz kırılmış bir başka aşölyen baltası, Ani çevresinde ele geçen bir el baltası; Yazılıkaya'nın yaklaşık 6 km. güneyinde, Tombultepe yamaçlarında püskürük kayalardan yapılmış, şölyen tipte el baltaları ve iri yongalar bulunmuştur. • Orta Paleolitik Dönem ait ise, Borluk Vadisi'ne Musteryen tipte bir araç; Ağzıacık Suyu'nun batısında bazalttan yapılmış çok aşınmış Musteryen tipte bir uç; Yazılıkaya, Tombultepe'ye yakın Kurbanalan Mağarası'nda taş araç ve ocak yerlerine rastlanmıştır. • Üst Paleolitik Dönem de avcılık ve toplayıcılık yöntemlerinde farklılaşma olduğu , araç-gereç yapımının geliştiği görülmüştür. Yine bu dönemde duvar resimleri de ortaya çıkmıştır. Camışlı Köyü'nün batısında, Aladağ'ın doğu yamaçlarındaki Yazılıkaya'da bazalt yapılı bir kayanın dik ve düzgün yüzünde biri büyük, biri küçük iki panoya rastlanmıştır. Büyük pano, yerden dört metre yükseklikte, yaklaşık 14 metre uzunlukta ve 3-4 metre genişliktedir. Küçük pano ise aynı duvarın doğu uzantısı üstündedir. Yazılıkaya panolarında hayvan ve insan figürleri vardır. Figürlerin çoğu dağ keçileri , geyikler, geyik yavruları ve eşeklerden oluşmaktadır. Bunlar o dönemdeki doğa koşullarının avcılık ve toplayıcılığa elverişli olduğunu ortaya koymaktadır. Yazılıkaya'nın yanısıra aynı yerde bulunan derinliği 11,5 m, iç genişliği 5,5 m, ağız genişliği 12,5 m olan ve güneye bakan Kurbanağa Mağarası araştırmalarında da yine Üst Paleolitik Döneme ait taş araç-gereçler bulunmuştur. Mezolitik Dönem Paleolitik dönemi izleyen mezolitik dönem, mikrolit adı verilen minik araç-gereçlerle tanınmaktadır., Kars yöresinde de İ.Kılıç KÖKTEN'in Aras Vadisi'nde yaptığı araştırmalarda bu araçlardan ele geçmiştir. Bu ve diğer paleolitik buluntular Rusya topraklarında saptanan benzerleri ile karşılaştırıldığında, bölge yerleşme tarihinin komşu bölgelere koşut olarak , Paleolitik Dönemle başlayıp, Mezolitik Dönemde de devam ettiğini göstermektedir ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:06 | #18 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Neolitik Dönem
Neolitik Dönemi Kars yöresinde gerçek anlamda bir yerleşme yeri değil, Akçakale Adası'ndaki taş anıtlar ve kaledeki duvar resimleri temsil etmektedir . Bu resimler, yöredeki neolitik dönem yaşantısına bir ölçüde açıklık getirdiği için önemlidir. Çıldır Gölü'ndeki Akçakale Adası'nda Dolma Tepe eteklerinde kaya anıtları bulunmuştur. Ada menhirler, dolmenler ve kromlekler ile doludur. Kılıç Kökten'e göre; bu taş anıtlar neolitik dönem tekniği ile yapılmıştır. Çok kaba taşlarla örtülü iç duvarlar , kaba ve büyük taşlarla örtülü damlar, Avrupa dolmenlerinin bazılarında görülen tekniği anımsatmaktadır. Avrupa kültürüne özgü olduğu kabul edilen bu tip taş anıtlar doğuda ilk kez Kars'ta rastlanmıştır. Anıtların ortasında açılan bir sondaj çukurunda , çok kaba, mat siyah renkli değişik biçimlerde çanak-çömlek parçaları bulunmuştur. Yazılıkaya - Kurbanağa Mağarası'nın doğusunda , kale denilen tepede açılan bir sondaj çukurunda da üst katmanda farklı bir katman saptanmış ve bunun Son Neolitik Dönemden kalmış olabileceği öne sürülmüştür. Kaledeki duvar resimlerinin ise Son Neolitik Dönem yada İlk Tunç Çağı sonlarında yapıldığı sanılmaktadır. Kalkolitik Dönem Araç-gereç yapımında bakır kullanılmaya başlanmasıyla belirlenen kalkolitik dönemin Kars yöresindeki buluntu yeri Kağızman'ın güney kesiminde yer almaktadır. Mısır Dağı yerleşme yerinde, yapılan araştırmalarda, kalkolitik dönem özellikleri taşıyan buluntular ele geçmiştir. Bakır Çağı da denilen bu dönemin izlerine, Ani'de ve Azat Köyü'ndeki höyükte de rastlanmıştır. İlk Tunç Çağı Bu dönem bakırla kalayın karıştırılmasıyla elde edilen tuncun, araç yapımında kullanılmaya başlanmasıyla ayırt edilen bir dönemdir. Bu dönem, Kars bölgesinde Yazılıkaya'nın dibinde açılan Küçük Deney Çukuru'nda ve Kurbanağa Mağarası yakınındaki sondajda ele geçen çanak çömleklerle ve aynı mağaranın doğusunda, Kale denilen, üstü düz yüksek tepedeki sondaj çukurunun buluntularıyla bilinmektedir. Kale mevkiindeki açmada, İlk Tunç Çağından kalma bir açkı taşı; el değirmeni taşları; bir çekiç; delinmiş, üstü çizgi - süslü hayvan parmak kemikleri; küçük bir taş hayvan; el yapımı çanak-çömlekler ve yapı kalıntıları olduğu düşünülen iri taş yıkıntıları bulunmuştur. Tüm bu araştırmalardan çıkan sonuç; Kars yöresinin Paleolitik Dönem'den başlayarak Orta Tunç Çağına değin kesintisiz bir kültür silsilesine mekan olduğudur. ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:06 | #19 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Genclık Ve Spor
Hızla değişen dünyamızda, gençler sosyal psikolojik sorunları başta olmak üzere; eğitim, sağlık, çalışma hayalı, iş bulma, sosyal güvenlik, zararlı alışkanlıklardan korunma, serbest zamanı değerlendirme vb. birçok sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Bu sorunların azaltılması, uygun çözüm yollarının bulunması kişi ve toplumun geleceği yönünden önem arz etmekledir. 3289 Sayılı Teşkilat Kanunumuzda öngörüldüğü üzere, spor faaliyetlerini programlamak, düzenlemek, yönelmek ve gelişimini sağlayarak, gençlerin Sosyal, kültürel, sanatsal ve spor yapacakları tesislerin yapılması Genel Müdürlüğümüzün görevleri arasında yer almaktadır. İlimizde bu amaca yönelik olarak Spor Eğirim Merkezi, Gençlik Merkezi, Kamp Eğitim Merkezi, Spor Salonları, Stadyumlar ve Açık Spor Tesisleri mevcuttur. Hu tesislere her yaştaki kişilere spor yaptırmak, onların kötü alışkanlıklar kazanmalarını engelleyerek, bedensel ve ruhsal yönden daha sağlıklı ve elit sporcu olarak yetişmelerini ve sporu tüm kitlelere yaymak İl Müdürlüğü olarak görevlerimiz arasındadır ww.uydulife.tv
|
|||||||||
13.04.09, 03:07 | #20 | |||||||||
V.İ.P. ÖZEL ÜYE
Üye Numarası: 743
Üyelik tarihi: 28.03.2009
Yaşım: 61
Mesajlar: 2.555
Konular: 131
Rep Gücü : 21
Rep Puanı : 359
Rep Seviyesi :
Level: 40 [] Paylaşım: 0 / 989 |
Kars Spor Tesıslerı
Merkez Spor Salonu 1984 yılında hizmete sunulmuş olan spor salonumuz 1500 seyirci kapasitelidir. Temmuz-Ağuslos-Eylül 2001 tarihlerinde 50.000.000.000. TL. harcanarak bakım ve onarımı yapılan salonumuz günün koşullarına uygun modern bir tesis haline getirilmiştir. Oyun alanı dışındaki tüm yerler seramik, duvarlar fayansla kaplanmıştır. Salonumuzda sağlık odası, 2 antrenör, 4 sporcu soyunma odası, 1 protokol odası, Güreş-Jimnastik salonu, Step-Aerobik-Ağırhk salonu, bir boks salonu ve bir sauna bulunmakladır. Ayrıca sunta basketbol potaları çıkartılarak tavandan asma, uzaktan kumandalı cam pota şekline dönüştürülmüştür. Spor Salonumuzda ses düzeni mevcuttur. Valiliğimizin katkıları ile salonun zemininin PVC esaslı sentetik döşemesi yapılmıştır. Merkez Şehir Stadyumu 1960 yılında hizmete girmiş olup, 4500 seyirci kapasitelidir. Bunun 4000 kişilik bölümü açık, 500 kişilik bölümü kapalı tribün şeklindedir. Stadyumun zemini çim yüzeylidir. Sarıkamış Spor Salonu 1984 yılında hizmete sunulmuş olan spor salonu 1500 seyirci kapasitelidir. Spor Salonunda Sarıkamış gençleri ile Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencileri faydalanmakladırlar. Selim Spor Salonu 1991 yılında yapımına başlanan Selim Spor Salonunun inşaatı 2000 yılında tamamlanarak hizmete açılmıştır. 500 seyirci kapasitesi olup, tribünler koltukludur. Voleybol, basketbol, hentbol ve güreş sporlarının yapılabileceği nizami oyun alanı mevcuttur. Spor salonu sentetik zeminlidir. Salonun ses yayın cihazı ile skor bordu mevcuttur. Selim Sporcu Eğitim Merkezi 1991 yılında yapımına başlanan Sporcu Eğitim Merkezinin inşaatı 2000 yılında tamamlanarak Şubat 200l tarihinde hizmete açılmıştır. Sporcu Eğitim Merkezi iki katlı olup, birinci katta mutlak, fuaye salonu, etüt odası, Mudur odası ve çamaşırhaneden ibaret olup, mutlak ve çamaşırhanede günün ihtiyaçlarına cevap verecek her türlü araç mevcuttur. İkinci katla 11 oda bulunup, 54 öğrenci barındıracak kapasitededir. Sporcu Eğitim Merkezinde 26 atlet, 16 güreş, 3 kayak ve 1 boks sporcumuz yatılı kalmaktadır. Ayrıca 17 kayak ve 15 boks sporcusu gündüzlü eğitim görmektedir. Yalılı kalan öğrencilerin yemek, barınma, okul ve spor malzemeleri ile gündüzlü öğrenim gören sporcuların spor malzemeleri İl Müdürlüğü imkanları ile karşılanmakladır. Sarıkamış Osman Yüce Kayak Merkezi 4 kat üzerine kurulu 19 oda toplam 60 yatak kapasileli olan tesis 1993 yılında hizmete girmiştir. Tesisin her odasında tuvalet ve duş bulunmaktadır. Büyük bir lobisi, dinlenme salonu, yemekhanesi ve her türlü ihtiyaca cevap verecek mutfağı bulunmaktadır. leşisin önündeki teleski'nin onarımı yapılarak hizmete sokulmuş, ayrıca Ekim 2001 tarihinde tesis bakım ve onarıma sokularak her türlü ihtiyaca cevap verebilecek modern bir hale dönüştürülmüştür. Akyaka Spor Salonu 1991 yılında yapımına başlanan Akyaka Spor Salonunun inşaatı yılında tamamlanarak hizmete açılmıştır. 500 seyirci kapasitesi olup, zemini parke ile kaplıdır. Basketbol potaları hidrolik, voleybol dikmeleri aliminyumdur. Akyaka Futbol Sahası Tapusu Genel Müdürlüğümüze ait sahanın zemini toprak yüzeylidir. Kağızman Futbol Sahası Tapusu Genel Müdürlüğümüze ait olan futbol sahası toprak zeminlidir. Kale arkasında portatif tribünü mevcuttur. Sarıkamış Futbol Sahası Portatif tribünlü etrafında tel örgüsü olan sahanın tapusu Genel Müdürlüğümüze aittir. Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu derslerini, Sarıkamış spor antrenman ve müsabakalarını, Sarıkamış'tı gençlerde futbol antrenmanlarını bu sahada yapmaktadırlar. Susuz Futbol Sahası Yapımına 4 yıl önce başlanan futbol sahasının ödeneğinin olmaması nedeniyle bitirilememiştir. Toprak yüzeyli bu sahamız bitirildiği taktirde gençlerin hizmetine sunulacaktır. Özel İdare Bütçesinden Yapılan Semt Sahaları Merkez Semt Sahaları Şehir stadyumunun ön ve arka bahçesine 2 voleybol ve 2 basketbol sahası Eylül-Ekim 2001 tarihlerinde Özel İdare bütçesinden yapılmıştır. Bu semt sahalarından Kars gençleri günün her saatinde faydalanmakladır. Dikme Semt Sahası Kars Merkezde amatör takımların ve gençlerin futbol antrenmanı ve müsabakası yapacağı saha olmaması nedeniyle Merkeze bağlı Dikme köyüne soyunma odası bulunan zemini doğal çimle kaplı, tel örgüsü olan saha İl Özel İdare imkanlarıyla yapılarak Ekim 2001 tarihinde bitirilmiştir. Amatör futbol müsabakaları bu sahada oynanmaktadır. Benli Ahmet Semt Sahası Büyük köylerimizden olan bu köye Ekim 2001 tarihinde tel Örgü ile çevrilmiş bir futbol oyun alanı yapılarak gençlerin hizmetine sunulmuştur. Selim Spor Eğitim Semt Sahası Selim Sporcu Eğitim Merkezinin bahçesine voleybol ve basketbol sahası müşterek olarak yapılmıştır. Oyun alanı tel Örgü içine alınarak gençlerin hizmetine sunulmuştur. Semt Sahası İl Özel İdare imkanlarıyla yapılarak Ekim 2001 tarihinde hizmete açılmıştır ww.uydulife.tv
|
|||||||||
Bookmarks |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|